İftiranın kelime anlamı “bir kimseye gerçek olmayan, olumsuz bir durumu, bir suçu, amaçlı olarak, bilerek yükleme” olarak karşımıza çıkmaktadır.

Kültürel değerlerin yozlaşmaya uğraması sahip olunan dilin, dinin, ahlaki değerlerin, örf ve adetlerin yozlaşmaya uğraması demektir. Kültür ve içinde barındırdığı unsurlar bir toplumu ayakta tutan değerler ise bu değerlerin yozlaşmaya uğraması ve giderek yok olması, toplumsal düzenin yozlaşmaya uğraması ve giderek toplumun yok olması anlamına gelmektedir.

Toplum içinde birbirini çekemeyen insanların kültürel yozlaşması, buna bağlı olarak salih olmayan insanların artması ile siyasi çıkarlar uğruna artık günümüzde sık sık insanlar rakip gördükleri kişilerin önüne geçmek umudu ile iftira ve karalama yoluna gitmektedir.

Böyle bir olay yaşadığınızı düşünün. Ne yapacaksınız?

İftira Türk Ceza Kanunu 267. Maddede suç olarak tanımlanmıştır. Buna göre "Yetkili makamlara ihbar veya şikâyette bulunarak ya da basın ve yayın yoluyla, işlemediğini bildiği halde, hakkında soruşturma ve kovuşturma başlatılmasını ya da idari bir yaptırım uygulanmasını sağlamak için bir kimseye hukuka aykırı bir fiil isnat eden kişi, bir yıldan dört yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır."

İftiraya uğrayan kişi öncelikle hakkında başlatılan soruşturma veya kovuşturmanın bitmesini beklemeli, takipsizlik kararı ya da beraat kararı alındığında hakkında mesnetsiz iddialarda bulunan kişiyi iftira suçundan şikâyet etmeli ve ayrıca tazminat davası açmalıdır.

Unutmamalıdır ki iftira başarının ödülüdür. Kısa vadede, iftiraya uğrayan zarar görse de uzun vadede, iftiraların asılsızlığının ortaya çıktığında hukuksal yaptırımlar iftira atanın peşini bırakmayacaktır.