Naci Eriş yazdı

Türkiye’nin en huzurlu kentlerinden biri Aydın.

Elbette çeşitli sorunları var.

Ülke genelinde sırlama yapsak, birinciliği elde edebileceği dertleri de var.

Ancak bunların hiçbiri toplumsal nefreti körükleyecek, çatışmaları yükseltecek konular değil.

Irkçılık, ayrımcılık, mezhepçilik derseniz, Aydın’da esamisi okunmaz.

Bunları neden mi yazıyorum?

Geçen hafta yaşanan bir olayla, suni gündemi kucağımızda bulduk da ondan.

***

Neydi o konu, hatırlatayım!

İncirliova’nın Arapdere Mahallesinde bir kavga yaşandı.

Kavganın bir tarafı, doğu kökenli vatandaşlarımızken, diğer taraf yerli köylülerdi.

Bir tarafın iddiasına göre, sırf Kürt oldukları için darp edildiler. Köylüler ise incir hırsızlığı iddiasında bulundu.

Yani o anda, hatta sonrasında da ispatı pek de mümkün olmaya iki iddia karşılıklı ortaya atıldı.

***

Gazeteci gözüyle ilk baktığımızda, somut olan tek şey yaşanan ‘kavgaydı’.

Diğer iddiaların ise elle tutulur tarafı yoktu.

Dolayısıyla sıradan bir kavgayı haberleştirmedik.

Ancak bir ajansın sorgusuz sualsiz servis ettiği haber, sanki ‘Aydın’da ırkçılık almış başını gitmiş’ havası yaratıyor.

Aydın’da yapılan HDP mitinginde de bu konu deşilerek toplumsal gerilimin altı ısıtılıyor.

Bu çok tehlikeli bir oyun.

***

Aydın ülkenin en çok göç alan illerinden biri.

Şehrin dört bir tarafında, ülkenin dört bir yanından gelen insanlar çalışıyor, üretiyor, Aydın’dan kazanıp Aydın’a kazandırıyor.

Kimse, işini düzgün yapıp hayatını düzgün yaşayan insanlardan rahatsız olmuyor.

Hal böyleyken, herkes halinden memnunken, bu denli tehlikeli bir çatışmayı başlatmak, üstüne gidip körüklemek kimseye fayda sağlamaz.

Bizden söylemesi.