Karaot Tohum Derneği tarafından başlatılan “100 fide bir aileyi doyurur” projesi kapsamında çalışmalar sürüyor. Dernek üyeleri deprem bölgesine giderek, oradaki çiftçileri tespit etmeye devam ediyor. Yaklaşık 2 bin aileyi tespit eden dernek üyelerinin hedefi ise 4 bin aileye ulaşabilmek. Tespit çalışmasının ardından Mayıs ayında tekrar bölgeye gidecek olan dernek üyeleri, çiftçilere ücretsiz sebze fidesi dağıtacak.

Dernek hakkında konuşan Feray Karapınar deprem bölgesi için yaptıkları çalışmadan da söz etti. Karapınar, “Karaot Tohum Derneği yerel tohumlarla ilgili çalışmalar yapan 20 yıllık bir dernek olup yerel tohumların bulunması, çoğaltılması, olmayan köylere dağıtılması görevini kendi imkanlarınca yapmaya çalışan bir ekip. Depremin yaşadığı ilk gün itibarıyla gerek insani yardım malzemelerinin bölgeye ulaştırılması gerekse enkaz çalışmalarına katılmak üzere belirli gönüllülerini bölgeye gönderdi. Asıl işi olan tarımsal üretimin devamlılığı, insanların üreterek geçimlerini ve beslenmelerini sağlayacak bir hale gelmesi için olan bölümü. Bu sebeple derneğin üretim alanları, deprem bölgesinde zarar gören üreticilere fide göndermek üzere tekrardan düzenlendi. Biz biliyoruz ki büyük bir felaket yaşandı ve o insanlar çadır, barınma hayatta kalma mücadelesi verirken tohum ekme çimlendirme ve bakım işlemini yapamayacaklardı. Bu sebeple iki üretim alanında depremden zarar gören bölgelere göndermek üzere fide üretimi başladı. Bir ailenin en azından günlük sebze ihtiyacını karşılayacak ve bir bahçeye dikim yapacak, başka birisine muhtaç kalmadan gıdasını sağlayacak ideal fizik sayısı 100-150 arası olduğunu kararlaştırdık. 40 domates, 50 biber, 30 patlıcan ve 10 salatalık gibi çeşitlendirerek bunları 100-150 fide ile ilk etapta gıda sağlayabilecekleri bir üretim yapabileceklerini düşündük. Bu sebeple çalışmaların adını da “100 fide bir aileyi doyurur” koyduk. Dediğim gibi tohum çalışmaları iki farklı üretim noktasında başladı ve devam ediyor. Bu çalışmalardan sonra fidelerin doğrudan üreticinin eline ulaşması, gerçekten ihtiyaç sahiplerine üretim yapacak insanlara ulaşması için deprem bölgelerine gidip buradaki üreticilerin durumunu yerinde gördük. Fide ihtiyacı olanları yerinde tespit ederek sayıları çeşitleri birebir belirlemek için deprem bölgesine gittik. Elimizdeki çeşitlerin uyumluluğu, çok benzer coğrafya olması, biçim zamanının yakın olması sebebiyle en yoğun çalışabileceğimiz ilin Hatay olduğuna karar verdik ve yerelden bulduğumuz çok küçük bağlantılarla bölgede köy ziyaretleri yapmaya başladık” dedi.

“3 BİN AİLEYE ULAŞTIK”

“Hatay ilinde çok fazla tarımsal üretimin ve çeşitliliğinin olduğunu tespit ettik. Bu sebeple köy çalışmalarımızı depremden en çok zarar gören ilçelerden başlatıp daha az zarar gören ilçelere doğru yaydık; çünkü çok zarar gören köylerdeki üretimin acilen başlaması gerekiyor. Sonrasında daha az zarar gören yerdeki üretilen gıdaları üretimin yapılmayacak yerlerdeki köye ulaştırılması ihtiyacının da olduğunu fark ettik. Yani Reyhanlı Yayladağı gibi ilçelerde yetişen tarımsal ürünlerin il dışına çıkarılmadan depremden daha az zarar gören diğer insanlara gıda olarak ulaştırılmasının çok önemli olduğunu tespit ettik ve bunun hem merkezi yönetimler orada koordinasyon yerel yönetimler ve Hatay büyükşehrin bu konudaki çalışmalarında görmek ve desteklemek adına bir takım çalışmalar yaptık. Şu ana kadar birebirde gidilmiş 70 köy var. Köy temsilcilerimiz aracılığıyla köyde üretim yapanların adı, soyadı, istediği fide çeşitliliği ve sayılarına kadar ayrıntılı listelediğimiz yaklaşık 2 bin 500 yüz-3 bin arası aileye ulaşmış durumdayız. Tabii bunu yaparken o ilçe ve köylerin yüksekliklerine bakarak ekim dikim tarihini belirlemeye çalıştık. Çünkü deniz seviyesinden daha az yüksekteki veya örtü altına dikilen üreticiler üretim hazırlıklarına başlamışlar ama dağ köylerinde yeni ekim dikim zamanı 23 Nisan ve Mayıs başına kadar” diye belirtti.

ORTA VE UZUN VADELİ AMAÇLARINI SIRALADI

“Orta vadede amacımız, ilin fide sorununu yerel çeşitlerle çözeceği belli ilkelerde oluşturulmuş ortak seralarda kışlık fide üretimi yaparak veya bir sonraki sezon için yerel çeşitler toplayıp belli bölgelere ortak fide seraları kurmak ve en azından kendi evinin bahçesinde üretim yapacak ailesinin mutfak ihtiyacını karşılayacak kadar üretim yapan üreticiler bu fideleri sağlayacak birimler oluşturmak. Uzun vadede ise tümü ile ekolojik yöntemlerle yeni doğaya uygun tarım yapacak üreticilerin oluşturduğu ekiplerin, ilinin tümünün gıda ihtiyacını karşılayacak hale gelmesi için çalışmalar yapacağız. Bu sebeple zaten Karaot Tohum Derneği şimdilik 3 üretim sezonu boyunca yani bu yaz ve kış ve önümüzdeki yaz itibariyle yaptığımız yerel tohum çalışmalarını iklime en uygun olduğu için coğrafyası en uygun olduğu için ve elindeki bulunduğu çeşitler için adaptasyon sonra yaşamayacağı için Hatay iline kaydırmak gibi bir karar aldı. Bunu da ayrıntılı bir şekilde çalışacağımızı önümüzdeki günlerde de kamuoyuyla paylaşacağız” dedi.