Naci Eriş yazdı.

Değerli okurlar; 

  

Seçimi açık ara farkla kazanan Aydın Büyükşehir Belediyesi Başkanı Sayın Özlem Çerçioğlu, mazbata töreninde, Aydın Adliyesi tartışmasının fitilini bir kez daha ateşledi.  

İyi de yaptı. 

Bu konudaki fikirlerimi yazacağım ancak önce başımdan geçen ilginç bir hikayeyi anlatayım.  

*** 

2016 yılında döndüğüm Aydın’da gazetecilik yapmaya başlamıştım. 

Bir gün adliyede beklerken, Sayın Özlem Çerçioğlu’nun geldiğini gördüm. 

Dönemin Cumhuriyet Başsavcısı ile yaklaşık 1 saat görüştü.  

Adliyeden ayrılırken kapıda yakalayıp telefonun kamerasını açtım ve sordum; 

“Sayın Başkan, Başsavcı beyle ne görüştünüz?” 

Adliye projesini konuştuklarını, gerekli imar düzenlemeleri hakkında görüş alışverişinde bulunduklarını anlattı.  

Ben orada çalışan bir arkadaşıma konudan bahsedip, “Birkaç yıla adliye taşınır” dediğimde, “Ben 2008’de işe başladım. O zamandan beri taşınacak. Sen hayale kapılma” yanıtını verdi. 

Dile kolay, Sayın Çerçioğlu’na soru sorduğum günden bu yana yaklaşık 8, arkadaşım adliyede çalışmaya başlayalı 16 yıl olmuş. 

Adliye yine aynı, eski, yetersiz binada hizmet veriyor.  

Şimdi dönelim konumuza… 

*** 

Sayın Çerçioğlu mazbata töreninde ne demişti? 

“2002 yılında ben milletvekili olduğumda Aydın’a adliye yapacaklardı. Hala ortada yok. Bu bina çürük çok fazla durmayalım, mazbatayı alalım çıkalım. En küçük depremde yıkılacak bu bina. Türkiye'nin hangi ilinde bir büyükşehir belediye başkanına veya o ilçedeki, merkezindeki belediye başkanına adliyenin yemekhanesinde mazbata verilir. Yemek kokuları arasında mazbata alıyorsun. Bu kabul edilebilir bir şey değil. Utanç verici bir şey ya. İşte kaybetmelerinin temel sebeplerinden bir tanesi Aydın'da bu.” 

Konu sosyal medyada ve konuya hakim olmayan ulusal basında yanlış anlaşılınca, ‘Yemekhanede mazbata’ uygulamasının sadece Özlem Çerçioğlu’na özel olduğu algısı oluştu. 

Oysa genel uygulama bu.  

Mazbata alacaksan, yemekhanede öğlen menüsünün kokusunu içine çekeceksin! 

Çünkü Aydın Adliyesinde toplantı yapacak başka oda/salon yok! 

  

  

*** 

AK Parti Aydın İl Başkanı Sayın Gökhan Ökten de açıklamasında bu kısma vurgu yapmış.  

Sayın Ökten demiş ki; 

“Biz de daha öncesinde milletvekilimizle mazbatalarımızı almaya gittiğimizde orada düzenlenen törenle aldık. Bu, oradaki komisyon başkanlığının takdiridir.” 

Doğru, daha önce seçimle iş başına gelen herkes mazbatasını o yemekhanede aldı. 

Birçoğuna bizzat katıldım. 

Her seferinde “Şu hale bak. Doğru düzgün bir adliyemiz olsaydı da güzel bir salonda tören yapılsaydı” diye hayıflandım. 

Sayın Gökhan Ökten’in ya da diğer yönetici/yetkililerin, Aydın’ın eli yüz düzgün bir adliyesinin olmamasını eksiklik ya da ayıp olarak görmemesi, olaya “Ne var yani biz de orada aldık” bakış açısıyla yaklaşması ne derece doğru? 

Kendimize bunu mu yakıştırıyoruz? 

Hiç olamaması gereken bir durumu neden olağanlaştırıyoruz? 

Ne adliyenin fiziki yapısı ne de bu açıklama Aydın’a yakışıyor. 

  

*** 

Sayın Ökten ayrıca, “Bu, oradaki komisyon başkanlığının takdiridir” demiş. 

Komisyon başkanının çıkıp, “Başka yer mi var Sayın Başkan?” demeyeceğini bildiği için olsa gerek, rahatça bu sözleri sarf etmiş. 

Komisyon Başkanı söylemez ama biz yeniden hatırlatalım; 

Aydın Adliyesinde bir toplantı salonu yok.