Turizm tesislerinde imar planları, yüksek emsal ve yapılaşma koşulları ile oluşturulur. “Konut” imar planı yerine “turizm-ticari” ayrıcalıklı imar koşullarından faydalanıp inşa edilen bir yapıyı konut olarak satışa sunanlar büyük bir haksız kazanç elde ederler. Bakanlığımızın 2022 Mart ayında yayınladığı ilgili genelgesi bu işlemin engellenmesine açıkça hükmediyor.
Bir süredir turistik ilçelerimizde turizm-ticari imar planının getirdiği avantajdan faydalanarak “ofis” kamuflajı altında konut olarak satılan tesisleri inceliyoruz. Büyükşehir Belediyesi’nde başlayan sürecin izini sürüyoruz. Fakat şu ana kadar konuyla ilgili hiçbir açıklama yapmamama rağmen, sadece inceleme yaptığımın anlatıldığı birtakım haberler üzerine Kuşadası Belediyesi’nce hedef alındım. Kuşadası Belediyesi bir tür panik ile çalakalem hazırlanmış bir basın bülteni yayınladı. Beni, “yapmadığım bir açıklama ile” kamuoyunu yanlış yönlendirmekle suçladı. Kuşadası Belediye Başkanı’nı “o bir memur, açıklama yapmasın” demek yerine, tıpkı benim yaptığım gibi bahsi geçen tesisleri yerinde incelemeye davet ediyorum. Böylece, ticari olması gereken o tesislerden konut almak isterse, henüz temeli atılan yerlerde dahi satılacak konutun kalmadığını yerinde öğrenebilir.
Bir yerel yönetimin görevi ekonomik vurgun peşinde koşan grupların çıkarlarını korumak değil, kamusal istikbalin peşinde koşmaktır. Aydın’ımızda istihdamın ve ekonomik katma değer ürünlerimizin en kıymetlilerinden olan turizmi korumak ve geliştirmek zorundayız. Son iki yılda üst üste Aydın turizm tarihinin ziyaretçi rekorunu kırıyoruz. Daha büyük hedeflere ulaşmalıyız. Tesis sayısını, haksız kazanç grupları ekonomik vurgun yapsın diye azaltmaya değil, toplumsal menfaatlerimiz için arttırmaya ihtiyacımız var.
Konuyla ilgili Sayın Bakanımızı ve Sayın Valimizi bilgilendirdim. Gerekli inceleme için çalışmalarımızı başlatacağız.
