Aydın Adnan Menderes Üniversitesi 2025-2026 akademik yılı düzenlenen törenle açıldı.
ADÜ Rektörü Prof. Dr. Bülent Kent’in ev sahipliğindeki törene, Aydın Valisi Yakup Canbolat, TÜBA Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Şeker, Aydın İl Emniyet Müdürü Armağan Adnan Erdoğan, Aydın İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Necip Çarıkcıoğlu, Aydın Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Naci Eriş, kurum müdürleri, siyasi parti temsilcileri, akademisyenler ve çok sayıda öğrenci katıldı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan törende, Aydın Adnan Menderes Üniversitesi için hazırlanan tanıtım filmi gösterildi.
Açılış konuşmasını yapan ADÜ Rektörü Prof. Dr. Bülent Kent, Gürcistan’da düşen C-130 tipi askeri kargo uçağında şehit olan askerler için Allah’tan rahmet, yakınlarına ise başsağlığı diledi.
30 PROGRAMDA AKREDİTASYON SÜRECİ
Görev dönemi boyunca yaptıkları çalışmalarla araştırma üniversitesi olma yolunda emin adımlarla ilerlediklerini ifade eden Rektör Kent, şunları söyledi:
“Eğitim ve öğretim alanında yürüttüğümüz, kurumsal ve program bazlı akreditasyon faaliyetleri Aydın Adnan Menderes Üniversitesi’nin kalite odaklı dönüşüm vizyonunun en belirgin göstergelerinden biridir. Son yıllarda bu alanda kaydettiğimiz ilerleme dikkate değer bir ivmeye ulaşmıştır. 2023 yılında yalnızca 1 programımız akredite iken 2025 yılı itibarıyla bu sayı 10’a yükselmiştir. Ayrıca dört akredite programımız, Türkiye Yeterlilikler Çerçevesi logo kullanım hakkı kazanmış ve akreditasyon başarılarını bu önemli göstergeyle pekiştirmiştir. Belirlediğimiz hedefler doğrultusunda 2026 yılı sonunda 30 programın akreditasyonunu tamamlamayı öngörüyoruz. 2023 yılında yalnızca bir programla başladığımız bu süreci 2026 yılı sonunda 30 programa taşımayı hedeflememiz üniversitemizin kalite güvencesi alanındaki kararlılığını açık biçimde ortaya koymaktadır.”
AKADEMİSYENLERE SERT ELEŞTİRİ
Törende konuşan Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Şeker, “Akademik Sorumluluklarımız ve Uluslararası Bilimsel Rekabet” başlıklı ilk ders sunumunu gerçekleştirdi.
Konuşması öncesinde şehitlere rahmet ve yakınlarına başsağlığı dileyen Şeker, akademi camiasına eleştirilerde bulundu.
Akademi camiasında rekabetin üst düzeyde yaşandığını dile getiren Şeker, bazı akademisyenlerin ise hak etmedikleri şekilde akademik ünvana sahip olduklarını öne sürdü.
Kendi kitaplarını para vererek yayımlatıp daha sonra piyasadan toplayan akademisyenlere şahit olduklarını dile getiren Şeker, “Profesörlük ya da doçentlik kriterlerini sağlamak için bazı hocalar kendi ceplerinden para verip kitap bastırıyorlar. Ardından da o kitapları kimse görmesin diye bodrumlarında saklıyorlar” dedi.
Akademik yükselme sisteminde ciddi sorunlar bulunduğunu vurgulayan Şeker, “Geçen yıl, yani 2025’te doçentlik başarısı yüzde yüze yaklaştı. Ancak bunların yaklaşık yüzde 30’u mahkeme kararıyla doçent oldu. Bu kişiler ileride profesör olacak ve onlardan lisansüstü eğitim alacak öğrenciler olacak. Elbette herkes için söylemiyorum ama akademik camiadaki ayrımcılığı, rekabeti ve bilimsel etik dışı davranışları hepimiz görüyoruz. Uydurma yayınlarla, sahte çalışmalarla asgari koşulları sağlayıp akademisyen olmak gerçekten üzüntü verici” ifadelerini kullandı.