Psikolojik tacize genellikle iş yerleri, okul, hastane vb. topluluklar içinde sık sık rastlanılır. Psikolojik tacizle fail işyerlerinde belirlenen bir işçiyi kurban seçip, işçilerin iş yeri huzurunu bilinçli bir şekilde ortadan kaldırır. Psikolojik taciz işçinin iç dünyasını karartan, işçileri bezdiren, aşağılayan, değersiz olmasını hissettiren davranışlardır.
Çalışma hayatında rastlanan her yıpratıcı veya zalimce davranış psikolojik taciz olarak adlandırılamaz. İşte bu noktada psikolojik taciz eyleminin ispatlanması sorunu karşımıza çıkar. Genel olarak somut olay içerisinde gerçekleşen bir eylemin psikolojik taciz olup olmadığını ispatlamak tam olarak mümkün değildir. Dolayısıyla psikolojik taciz iddialarında işçinin ispat yükünü kolaylaştıran ve ispat ölçüsünü düşüren araçlardan faydalanılması gerekir.
İşyerinde psikolojik taciz kişinin saygısızca, düşmanca saldırılara uğraması sonucunda psikolojik-fiziksel olarak acı çekmesine ve maddi manevi yönden yıpranmasına neden olan bir süreçtir. Psikolojik tacizin amacı bir işyerindeki işçi üzerinde baskı oluşturarak, ahlak dışı, düşmanca davranışlarla işçilerin iş performanslarını, dayanıklılıklarını bertaraf ederek işçilerin işten ayrılmasını gerçekleştirmektir.
Psikolojik taciz eyleminin mağduru olan işçinin işverene karşı başvurabileceği iş görmekten kaçınma ve tazminat talep etme olmak üzere iki yolu bulunmaktadır.
Netice itibariyle iş yapmama kararına varan işçi, uğradığı psikolojik taciz eylemin sona ermesine kadar iş yapmaktan kaçınabilecektir. İş yapmaktan kaçınan işçinin çalışmadığı dönemdeki ücreti ile kanundan ve iş sözleşmesinden doğan diğer hakları saklıdır. Ancak işverence gerekli tedbirlerin alındığı anda işçi çalışmakla yükümlüdür. İşçinin iş yapmaktan kaçınma hakkının kullanabilmesi için kural olarak kurul kararı bulunmalıdır. Kurul kararı olmadığı yerde işveren veya işveren vekili kararı gereklidir. İşçi kurul kararı sonrasında İş Kanunu m.24/1’e dayanarak altı iş günü içinde iş sözleşmesini haklı nedenle derhal feshedebilir. Eğer işçi kurul kararı olmaksızın sözleşmeyi feshederse iş sözleşmesini haksız feshetmiş olacaktır.
İşverenin sorumluluğuna başvurulabilmesi için psikolojik tacize uğradığını iddia eden işçinin açacağı davada zarar ile fiil arasındaki illiyet bağını kanıtlaması gerektiği kuşkusuzdur. İşveren ise kusurlu bulunmadığını ispat etmekle mükelleftir. İşveren kusurlu olmadığını kanıtladığında sorumluluktan kurtulacaktır. Mücbir sebep, zarar görenin rızasının bulunması, zarar gören ile 3. kişinin kusurunun bulunması gibi illiyet bağını kesen sebeplerin varlığı durumunda işverenin sorumluluğuna gidilemeyecektir.
Maddi Tazminat istemi haksız fiil hükümlerine dayanıyorsa tazminat istemi, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak 2 yılın ve her halde fiilin işlendiği tarihten başlayarak 10 yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrayacaktır. Sözleşmeye aykırılıktan kaynaklanan tazminat isteminde ise zamanaşımı kural olarak 10 yıl olmakla birlikte zamanaşımı alacağın muaccel olmasıyla işlemeye başlayacaktır.
Manevi tazminat istemi ile açılan davada eylemin hukuka aykırı olduğu, eylem neticesinde bir zarar doğduğu ve eylemle zarar arasında uygun illiyet bağı olduğu ortaya konmalıdır. Yeni TBK’da psikolojik tacizin yer aldığı maddede psikolojik tacizin sözleşmeye aykırılık oluşturduğu vurgulanmıştır.
İşverenin işçilere veya aile üyelerinin şeref ve ırzına halel getirecek şekilde eylemler içinde bulunması veya taciz boyutuna varacak şekilde işçileri veya aile üyelerini rahatsız etmesi durumlarında işçi iş sözleşmesini haklı olarak derhal feshedebilir ve anılan eylemler nedeniyle manevi tazminat istenebilir. Dolayısıyla işyerinde psikolojik tacize uğrayan kimsenin uğradığı ararlar, manevi zarar olarak değerlendirilebilecektir.
İşyerinde gerçekleşen psikolojik taciz sonucu işçi intihar ederse mağdurun desteğinden yoksun kalanlar zararlarının giderilmesi için mahkemeden talepte bulunabilir. Yine işçi işverenin gözetim borcunun ihlali sebebi ile ölmüşse destekten yoksun kalma tazminatı istenilebilir.
Psikolojik tacize uğrayıp duygusal açıdan yıpranan mağdur yargı yolunu tercih ederek psikolojik tacizin durdurulması, önlenmesi ve tespit davaları ile hukuki korunma sağlayabilir. Mağdur işçi zararlarının giderilmesi için maddi, manevi tazminat davaları açabilir. Ayrımcılık yapılıyorsa mağdur işçi psikolojik taciz fiili nedeniyle ayrımcılık tazminatı talep edebilir. Haklı nedenle sözleşmeyi fesheden işçi ihbar tazminatı, kötü niyet tazminatı, kıdem tazminatı isteyebilir ve şartları oluşmuşsa işe iade davası açabilir.