1-7 Ekim arasındaki günlerde Cami ve Din görevlilerimizin haftasını kutlayacağız.

Mühendisler günü…

Doktorlar günü…

Muhasebeciler günü…

Öğretmenler günü…

Gazeteciler günü…

Ulusal Bayram günleri…

Belirlenen günde ve sadece o gün içerisinde kutlanırken…

Nedense; din görevlilerimizin özel günleri 7 gün süresince kutlanmakta!...

Hatırlar mısınız?

1989 yılında başlatılan “KUTLU DOĞUM HAFTASI”…

AKP iktidarı döneminde daha bir coşkulu ve dini etkinliklerle kutlanıyordu ve bizler hayretler içerisinde izliyorduk!

Peygamber Efendimize yeni doğum günü icat edilmişti…

Hem de; milli egemenliğimizin ilan edildiği tarih olan 23 Nisan haftasına yakın olan 16-20 Nisan tarihine uyarlanmıştı(!)

Oysa; tüm Müslümanlar olarak Peygamberimizin doğum gününü “Mevlit Kandili” ile kutladık tarih boyunca!...

Sonradan; FETÖ icadı olduğu iddia edilerek kaldırılmıştı kutlu doğum haftası!...

O günlerde hiç kimse itiraz edememişti kutlu doğum haftasına zira; gayrimüslim veya ateist suçlamasına maruz kalmak istemiyordu kimse…!

*

2002’de başlayan AKP iktidarı ile dinimiz farklı şekil almaya…

Müslümanlığın tanımı değişmeye ve katı kurallarla dinimiz karanlık düşüncelere sevk edilmeye başlandı!...

 Müslümanlığın daha bilinçli anlatılıp, genişletilmesi amacıyla…

Atatürk tarafından kurulan…

Diyanet işleri Başkanlığı bile bu değişime engel olamadı ve bazı konularda destek bile oldu(!)

*

Siyaset camilere kadar girdi…

Cuma vaazlarında bile bazen vaaz konusu siyasi düşünceler içermeye başladı!

Gereksiz temsili cenaze namazları…

Zamansız ve nedeni merak edilen salalar…

Siyasi geleceğe yatırım amaçlı dini eylemler…

Cami ve medreseler içerisinde verilen dini eğitimde, küçük beyinlerin karanlık düşüncelere yönelik eğitimleri…

Yetmiyormuş gibi; reisimizin emri ile aynı anda 63 bin kişinin ibadet yapabileceği (mümkün olamayacak bir cemaat topluluğu) ve… 131 Milyon liraya (eski para ile 131 trilyon liraya) mal olan “Çamlıca Camisi” inşaatı gibi gösterişe dayalı dini yatırımlar…

Türkiye’nin ekonomik koşullarına göre çok lüks ve gereksiz görülmüştü.

Tüm bunlar gerçek Müslümanlar üzerinde soru işaretleri yaratarak…

Camilerden ve dinimizden uzaklaşmalara ortam hazırladı!...

DİYANET İŞLERİNİN BÜTÇESİ VE DİN GÖREVLİLERİNİN MAAŞLARI…?

2019 Mali bütçesine göre Diyanet işleri Başkanlığının bütçesi; 10,5 Milyar TL.

Bu rakam; bazı Bakanlık bütçelerinin 5 katı!...

Bir İmamın maaşı: 3548 TL.

Bir müezzinin maaşı: 3234 TL.

Bir vaizin maaşı: 4907 TL.

İl müftüsünün maaşı: 9424 TL.

Dinimizin; temsil, tanıtım ve uygulama bedelleri de pek kötü sayılmaz yani değil mi….?

*

Bütçesi bu denli hatırı sayılır miktarda olan bir kurumda, harcamaların büyük bir kısmını personel harcamaları tutuyor demek ki!

2017 rakamlarına göre Türkiye’deki cami sayısı 91 Bin ( şimdi bu rakamın 93 bini bulduğu söyleniyor)

2018 rakamlarına göre; Diyanet İşleri Başkanlığı bünyesinde… 144 bin 250 personel görev yapmakta… (4 Nisan 2019 günlü Diyanet İşleri Başkanlığının ilanına göre… 6 bin 100 yeni personel alınacağı belirtilmişti)

Bu rakama, vakıf ve özel ibadethane görevlileri dahil değil!...

Her Cuma namazı ve kandil geceleri ile bayram namazları sonunda…

Cami inşaatları ve kuran kursları için cemaatten yardım talebinde bulunulması…

Bu denli büyük bir bütçeye sahip olan kuruluşun tabiri caizse mendil açması(!) ben dahil birçok müslümanın tepkisine neden olmakta!...

*

AKP iktidarı döneminde; dini açıdan önemli yatırımlar ve eğitsel çalışmalar yapılmasına rağmen…

Çocuk istismarları (hem de din eğitimi verilen ortamlarda) kadın tecavüzleri… Hırsızlık ve fuhuş olayları ile ne kadar suç teşkil edecek hadiseler varsa hepsinin de artması…

Müslümanlığın temellerinin sağlıklı olmadığını… Dini vecibelerimizi gereği gibi yerine getiremediğimizi ve dinimizin suistimallere açık olduğunu göstermekte!...

CAMİLER VE DİN GÖREVLİLERİMİZİN HAFTASINI KUTLUYORUZ GERÇEK MÜSLÜMAN KARDEŞLERİMLE…!