Çine Belediye Meclis Üyesi Cengiz İnce, iftar yemeği düzenledi.
Enver Salih Dinçer Havuzlu Sosyal Tesisler Düğün Salonu'ndaki iftar yemeğine Çine Belediye Başkanı Mehmet Kıvrak, CHP Çine İlçe Başkanı Tayfun Şahin, CHP Çine Belediye Meclis Üyesi Adayları ve çok sayıda davetli katıldı.
Yoğun katılımla birlik, beraberlik ve dayanışma mesajlarının verildiği iftar yemeğinde konuşan Çine Belediye Meclis Üyesi Cengiz İnce, "Sayın misafirlerimiz hoş geldiniz. 1995 yılında MHP de ilçe başkanı olarak siyasete adım attık. MHP, BBP, ve İYİ Parti olarak devem ettik ve sona yaklaştık. Biz siyasete başlarken hocaların hocası İsmail Türkal'dan ilk duyduğumuz söz 'Vatanınızı ve milletinizi karşılıksız seveceksiniz' olmuştur. Cep doldurmak için değil hep verici olacaksınız. Şimdi gördüğümüz, AKP siyasetinde AKPliler milletimizle dalga geçer gibi konuşuyor. 'Değişim istiyoruz' diyorlar. 22 yıldır iktidar olduklarını unuttular. Savaştaki Ukrayna'dan buğday ithal etmeyi bir övünç malzemesi her ülkesinden et, canlı hayvan ve tarım ürünleri ithal etmeyi değişim olarak görüyorlar. İçerideki hayvancılık ve tarıma yeterince destek olacaklarına yandaşlarına para kazandırmak için ithalat resmen teşvik ediliyor. Değişim istiyorlarsa tarımda destek yeterli miktarda olmalıdır" sözleriyle AKP İktidarını eleştirdi.
"AİLELER ÇOCUKLARININ EĞİTİMİ İÇİN BAŞKA YERLERDE OTURUYOR"
AKP'nin 'Çine'den Aydın'a niye göç ediliyor?' eleştirilerine cevap veren Meclis Üyesi İnce, "Eğitim sistemi çökerse aileler çocuklarının daha iyi eğitim alabilmesi için Çine'yi terk etmek zorunda kalırlar. İnsanlarımızı suçlamadan önce kendilerine bir bakmaları gerek. 'Acaba bizim yöneticilerden de Aydın'da yaşayan var mı?' diye." ifadelerini kullandı.
"DEĞİŞİM DEĞİŞİM DEDİNİZ İNSANLARIMIZI FAKİRLEŞTİRDİNİZ"
Yatağan Belediyesi ile Çine Belediyesi'ni karşılaştıran AKP Çine İlçe Başkanı Burhan Kandemir'e yanıt veren İnce, şunları söyledi:
"Siz biliyor musunuz ki geçmiş yıllarda Yatağan'dan yüzlerce işçi bizim tarlalarımızda çalışmak için Çine'mize gelirlerdi. Dağ köylerinden de binlerce köylümüz Çine Ovası'na çalışmaya inerdi. Bizim Çine Ovası'nda tütün, pamuk, sebze ve meyve üretimi yeterince vardı. Herkes kendi işinin patronuydu. 'Değişim, değişim' dediniz bu ürünlerin ekimini durdurup insanlarımızı fakirleştirdiniz. Çöğürlük, Bahçearası, Umurköy, Cumalı, Kahramanköy ve Karakollar köyünden günlük onlarca kamyon sebze ve meyve dış pazarlara gönderilirdi. Şu anda bahsettiğimiz ürünlerin ekimi ve hayvancılık bittiği için insanlarımız devlete avuç açar hale geldiler. Sizler bu sözlerden fazla bir şey anlamazsınız. Bizi anlayacak olan kişiler tütün tarlasında keletirlerin içinde başının altına topaç koyarak uyuyan kişilerdir. Bizi kimler anlar biliyor musunuz? Bizim gibi çocukluğunu ve gençliğini tam olarak yaşayamadan hayata atılanlar anlar."
