Millet İttifakının lokomotifi olan CHP, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanı adaylığı ile yeni bir yola girdi.

Bu seçim, Kılıçdaroğlu’nun bireysel siyasi kaderi kadar CHP’nin kurumsal geleceği için de belirleyici olacak.

CHP, seçimin hem kazanılması hem de kaybedilmesi halinde büyük değişimlere gebe.

Sonuçta yaşanacakları bekleyip göreceğiz.

***

CHP, ülke genelinde ‘en başarısız’ kabul edildiği seçimlerde bile Aydın’da önemli bir oy oranına ulaştı. Son 15 yıldır hem genel hem yerel seçimlerden birinci parti çıktı.

Haliyle CHP’nin oy deposu olarak tanımlanabilir.

Bu yazımda, Millet İttifakı çatısı altında girilecek olan 14 Mayıs seçimlerinde, CHP’nin özellikle Aydın’da yaşaması muhtemel bir tehlikeye dikkat çekmek istiyorum.

***

Millet İttifakını oluşturan partilerin, seçime bazı illerde ortak liste ile girilmesi üzerinde çalıştığı herkesin malumu.

‘Bazı iller’ arasında sık sık Aydın’ın da adı geçiyor.

Hatta kimlerin listede yer arayışında olduğu dilden dile dolaşıyor.

Geçenlerde CHP yöneticisi bir arkadaşıma, ‘Meltem Gürler Aydın’da CHP listesinden aday olur mu?’ diyerek fikrini sormuştum. Arkadaşım, ‘Hayır, mümkün değil, öyle bir şey olmaz’ yanıtını verdi.

Aynı günün akşamı, Gazeteci Hasan Kadife, Demokrat Parti’den bir ismin CHP Aydın 2’nci sıra, Meltem Gürler’in CHP 3’üncü sıra milletvekili adaylığının konuşulduğunu yazdı.

Bu yazıya bir itiraz geldi mi, bilmiyorum.

İki ismin adaylığı konusundaki düşünceler ya da çalışmalar hangi aşamada onu da bilmiyorum.

Ancak bir gerçek var ki, bu ihtimal Aydın’da CHP oylarını oldukça aşağı çeker.

Borsa tabiriyle ‘Taban’ yapar.

***

Bir önceki yazımda İYİ Parti’deki aday adayı enflasyonunu ‘bereket’ olarak yorumlamanın yanlış olacağını yazmıştım.

CHP’deki aday adayı sayısının az olmasını ‘kötü bir tablo’ olarak okumamak lazım.

Adayların sayısından ziyade niteliği önem kazanıyor.

Cumhuriyet Halk Partisinde bu kadro var.

Hatta ‘seçilecek’ sıra dediğimiz ilk 3-4 sırada, adaylar adeta köşe kapmaca oynuyor.

CHP yıllardır birinci çıktığı Aydın’da, barajı geçecek gücü dahi olmayan partilerin kontenjanı için kendi kadrolarını kenara iterse, esas felaketi o zaman yaşar.

Her ne kadar parti yönetimini ve politikalarını eleştirse de seçim öncesi ‘Oyları bölmeyelim’ ve ‘Bu kez iktidar olacağız’ diyerek motive olan seçmen, milletvekili listesini gördüğünde motivasyonunu yitirebilir.

Elbette CHP seçmeni Cumhurbaşkanlığı seçiminde Kemal Kılıçdaroğlu’ndan başka adrese gitmeyecektir.

Ancak CHP’nin, böyle bir listenin Meclise gönderilecek vekil sayısını ne kadar düşürebileceğinin hesabını iyi yapması lazım.