<p style="text-align:justify"><strong>Sisam adasında meydana gelen ve İzmir'de büyük yıkıma yol açan 6.9 büyüklüğündeki deprem sonrası tüm Jeofizik Yüksek Mühendisi Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, dikkatleri Aydın'ın Efeler, Nazilli ile Kuşadası ilçelerine dikkat çekti. Ercan, “Bu üç yerden birinde yıkıcı bir deprem olması şaşırtıcı olmaz” dedi.</strong></p> <p style="text-align:justify">Deprem uzmanı Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, Aydın'ın deprem bölgelerini, daha önce meydana gelen depremleri tarihsel belgelere dayanan örneklerle değerlendirdi. Aydın'ın merkez ilçesi Efeler, Nazilli ve Kuşadası'ndaki kırıkların geçmişte ürettiği deprem büyüklüklerini, depremlerin meydana geldiği tarihleri ve deprem dönüşüm aralıklarını gözönünde bulundurarak “Bu üç yerden birinde yıkıcı bir deprem olması şaşırtıcı olmaz” dedi.</p> <p style="text-align:justify"><strong>BÖLGEDEKİ SON BÜYÜK DEPREMLER</strong></p> <p style="text-align:justify">Efeler'de kayıtlara giren en büyük depremin 1653 yılında 7 büyüklüğünde olduğunu, 1895'de 6.2 depreminden sonra Efeler odaklı büyük deprem yaşanmadığını belirten Ercan, “Ne var ki, Aydın ilinin, Aydın Büyük Menderes çukuru boyunca gördüğü en büyük depremler, Nazilli'de olmuş depremlerdir. 1899'da II. Abdülhamit döneminde olan deprem ile Nazilli kırığı, Nazilli, Efeler ve Denizli'de çok büyük yıkımlar yapmıştır” diyerek Nazilli kırığının göçüntü atımının 2,5 metreyi bulduğunu kaydetti.</p> <p style="text-align:justify"><strong>SİSAM DEPREMLERİ KUŞADASI DEPREMİDİR</strong></p> <p style="text-align:justify">Aydın'ın öteki önemli bölgesinin ise Didim Kırığının Büyük Menderes göçüntüsüyle kesiştiği Söke'de olduğunu söyleyen Prof. Dr, Ercan, Söke'de görülen büyük depremlerin 1846'da ve 1955'de 7 büyüklüğünde olduğunu belirtti. Deprem uzmanı Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, “Öteki deprem bölgesi ise Büyük Menderes Göçüntü alanının Kuşadası'ndan Sisam'a doğru uzanan en batı ucunda olan depremlerdir. Tüm Sisam depremleri, ayrıca 20 km doğudaki Kuşadası depremidir. Son 30 Ekim'deki deprem gibi, önceki depremler de Nazilli Kırığının Sisam önünde patlamasıyla oluşmuştur” diye konuştu.</p> <p style="text-align:justify"><strong>ÜÇ YERDEN BİRİNDE YIKICI DEPREM ŞAŞIRTMAZ</strong></p> <p style="text-align:justify">Aydın'ın en çekinceli ilçelerinin sırasıyla Nazilli, Söke ve Efeler olduğunu söyleyen Ercan, Aydın ilinde yıkıcı depremlerin Büyük Menderes çukurunda göçüntü türü kırıklarla oluştuğu ve 7 büyüklüğünde depremler olduğunu kaydetti. Ercan, son 120 yıldır, Aydın ilinin yıkıcı büyük bir deprem görmediğini belirterek şunları söyledi; “Aydın'da depremler çok seyrek aralıklarla olmaktadır. Ancak bir kez deprem geldikten sonra yüzyıl o bölgeden ayrılmamaktadır. Aydın'da jeofizik olarak deprem dönüşüm aralığının 50 ile 60 yıl olduğu düşünülürse, sözü edilen üç yerden birinde yıkıcı bir deprem olması şaşırtıcı olmaz.”</p> <p style="text-align:justify"><strong>BAYRAKLI'DAKİ GİBİ YIKIMLAR YAŞANABİLİR</strong></p> <p style="text-align:justify">Bölgedeki yapı stoku ile ilgili bir açıklama da yapan Deprem uzmanı Prof. Dr. Ercan, “Durum böyle duyarlı iken Nazilli, Efeler ve Söke'de yapılaşmanın uygun olmadığı Menderes Irmağına doğru gelişmesi büyük bir kırıma dönüşebilir. Özellikle yapıların giriş katlarının, duvarsız, çıplak taşıyıcılar üzerinde, çok katlı olarak yükselmesi Bayraklı'da yaşanan yıkımlara benzer göçüklere yol açabilir” diyerek anılan ilçelerde, yapılaşma tasarılarının yeniden gözden geçirilmesini önerdi. </p>