Yeni tip koronavirüs salgını sonrası evlerde geçen sürenin artmasıyla çiftler, daha önce hiç olmadığı kadar beraber vakit geçirmeye başladı. Bu durum bazı evlerde olumlu neticelere vesile olsa da, bazı çiftler bu süreçte sıkıntılar yaşamaya başladı. Birbirlerine karşı sabır ve tahammülü azalan çiftlerin, öfke ve kendi iç çatışmalarını ilişkilerinden çıkardığını söyleyen Aile ve evlilik danışmanı Sim Korçan, “Evde sürekli tartışıyoruz. Acaba boşansak daha mı iyi” diye başvuranların sayısının arttığını söylüyor.

Avukat Altın Mimir de pandemi sürecinde çiftlerin birbirlerini tanıma fırsatı bulduğunu bunun da ayrılıkları beraberinde getirdiğine işaret ederek, online aldatmaların da arttığın dikkat çekti.

‘BENİMLE EVLİ KİŞİ BU MU?’

Avukat Altın Mirmir, pandemi sürecinde boşanmaların en büyük sebebinin evdeki şiddet olduğuna dikkat çekti:

“Bu şiddetin başlıca nedeni de ekonomik. Bu süreçte de herkes evde. Eşler işlerini evden yürütüyor. Bu durum herkesin ruh halini de bozmuş durumda. İster istemez işler daraldı, ekonomik sorunların her geçen gün artıyor. İnsanlar dışarıya çıkamıyor kimseyle konuşamıyor. Sürekli aynı evin içinde olmaları da birbirlerine karşı olan tahammüllerini ortadan kaldırdı. Güzel paylaşımlar bitti yerini zorunlu paylaşımlar aldı. Ne kadar stres altındaysanız bunu en yakınındakine yansıtıyorsunuz. Bu birlikte yaşadığı eş oluyor. Bizim işlerimiz en çok uzun tatillerden sonra artıyordu. 10-15 günlük bir tatillerden sonra çiftler, birbirlerini gerçekten tanıyorlar. Şunu diyebiliyorlar, ‘Benim evli kişi bu mu?’ Beraber olduklarında sorunlar artıyor. Pandemi süreci bunların ortaya çıkmasına neden oldu. Ayrıca pandemi sürecinde online aldatmalar da arttı. Aldatanların da yakalanma riski yükseldi. Bu da beraberinde ayrılıkları getiriyor.”

TÜİK İSTATİSTİKLERİNE YANSIDI

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 2020 yılına ilişkin “Yaşam Memnuniyeti Araştırması” sonuçları bu etkiyi belirgin şekilde ortaya koydu. “Sizin en çok kim mutlu ediyor?” sorusuna “Tüm aile” yanıtını verenlerin oranı yüzde 74.1’den 69.7’ye indi. Aynı soruya “Eş” yanıtını verenlerin oranı da yüzde 3.7’den yüzde 3.5’e geriledi. “Çocuklar” diyenler ise yüzde 12.8’den yüzde 15’e yükseldi.

Benzer şekilde evlilikten “memnun” olanlar yüzde 73.7’den yüzde 63’e düşerken, “çok memnun” olanlar yüzde 18.4’ten yüzde 27.1’e çıktı. Oranlardaki bu değişimler, evde kalıp birlikte daha fazla zaman geçiren aile bireylerinin, birbirlerini tanımaya fırsat bulduğu, bunun sonucunda da yoğun şekilde birlikte olmaktan bazı bireylerin hoşlanmadığı, bazı bireylerin de çok hoşlandığı şeklinde yorumlandı.