31 Mart yerel seçimlerinde…

AKMHP (Cumhur İttifakı) birlikteliğine karşı…

CHP+İYİ Parti (Millet İttifakı) olarak girdiler seçimlere.

10 ilçe Belediye Başkanlıklarının…

Nazilli ve İncirliova Belediye Başkanlıklarını İYİ Parti adayları kazanırken…

Geriye kalan 8 Belediye Başkanlığını CHP adayları kazandı.

Belediye meclis üye listeleri belirlenirken de dengeli ve anlaşmaya dayalı sayılar üzerinde mutabık kalmışlardı.

Belediyeyi kazanan CHP Belediye Başkanlıklarına…

İYİ Parti’li Belediye Başkan Yardımcıları…

İYİ Parti’nin Belediye Başkanlığını kazandığı belediyelerde de CHP’li Belediye Başkan Yardımcıları atanarak…

Siyasi beklentilerin karşılandığı vurgulandı!...

Personel istihdamı yapılırken de…

Her iki parti seçmenlerine sayısal eşitlik tanındı.

Yani anlayacağınız…

Yerelde siyasi başarının sağlanması için her iki parti de kendilerine yakışan özverili davranışı sergileyerek…

Adeta düşman çatlatmışlardır şimdiye dek!

EFELER BELEDİYESİNDEN İYİ PARTİLİLERE JEST…

Yukarıda belirttiğim uyum gösterisine bir yenisini ekledi Efeler Belediyesi.

Daha önce; İsmet Sezgin adına resim yarışması düzenleyen Belediye…

İkinci olarak da; İsmet Sezgin’i anma ve tanıtma sempozyumu düzenleyerek…

İYİ Parti’lilerin ve Aydın İYİ Parti Milletvekili Adnan Sezgin’in güven ve sevgisini kazanma çabasına girdiler!...

Rahmetli İsmet Sezgin’i Aydınlıların unutması elbette mümkün değil…

Geçmişin anıları ile hatırlatılması çok güzel bir düşünce.

Bu girişime öncülük eden Efeler Belediye Başkanı Fatih Atay’ı ve…

Kültür Müdürlüğü yetkililerini kutlarım.

Ancak;

İYİ Parti’lileri mutlu etmeyi düşünen CHP’li Belediye Başkanının…

CHP’li üyelerinin oyları ile göreve getirilen parti başkanlarına…

En ağır hakaretleri yapmaktan kaçınmayan bir kişiye sempozyumda söz verilmesi…

CHP’lilerin içini acıtarak, onlara bu hüznü yaşatmasalardı keşke…!

SİYASİ YÖNETİCİLERE YAKIŞAN DA BU…!

Göreve gelen başkanların kendi çalışacağı kadroları kurmaları…

Siyaset kuralları içerisinde en doğal haklarıdır.

Peki, eski kadroların hepsini de aynı kazanın içinde mi değerlendirmek gerek?

Değerlendirme şeklini ben ikiye ayırıyorum.

Hatta üçe!

İlki; maddi çıkar uğruna görevini kötüye kullananlar.

Suçları kanıtlanan bu kişilerin, bana göre bürokrasiden derhal ihraç edilerek memuriyetlerine son verilmesi gerekir!

İkinci grup;

Sadece önceki Başkanlarına biat ederek, onun talimatlarını harfiyen yerine getiren…

Seçim atmosferine kendilerini kaptırarak…

Asli görevlerini askıya alıp, seçim çalışmalarında alenen propaganda yapanlar!

Üçüncü grup;

Etliye-sütlüye karışmayan…

Asli görevlerini aksatmadan yerine getiren ve…

Önceki başkan döneminde göreve getirilenler!...

*

Görevden alınan yöneticilerin şu anda kendilerine hiçbir görev ve sorumluluk verilmeden…

Ama buna karşın…

Makam maaşları dışındaki maaşlarını eksiksiz aldıklarını biliyorum!

Hâlbuki ben olsam!

Neden bomboş oturtarak maaş vereyim onlara?

Her birini branşlarında sürerim sahaya veya büro hizmetine…

Sıkı bir disiplin ve kontrol mekanizması altında, gerekirse en ağır görev ve sorumluluk yükleyerek…

Bu şekilde maaşlarını hak etmelerini sağlardım…!

28 yıl bürokraside çalışmış…

Bunun 11 yılında yöneticilik yapmış bir bürokratın önerisi olarak değerlendirilmesini bekliyorum…!

 *

Bürokratlar haklı veya haksız olarak devre dışı bırakıldı. Peki; söz konusu eski başkanın yanından ayrılmayan…

Adeta onun kolağası gibi görev yapan emekli müdür ve siyasileri neden hala çevrenizde kabul ediyorsunuz?

Bürokratların suçu var da… Onların yok mu?

Sosyal adalet ve emekten yana siyasi görüş benimseyenlerin, uygulamada dengeleri korumaları gerekmez mi…