Bir önceki yazımda da belirttiğim gibi, ‘Seçim Yazıları’nda Kuşadası’ndaki seçim hareketliliğini irdelemeye çalışacağım. Sonda söyleyeceğimi en başta söyleyeyim; Kuşadası, hem adayları hem de kazananı kestirmenin en zor olduğu ilçe. Yani aday adaylığı sürecinden de anlaşılacağı üzere, seçim çok renkli geçecek.

2014 yılındaki Mahalli İdareler Seçim Sonuçlarına baktığımızda CHP’nin adayı Özer Kayalı’nın 33 bin 918 oy ile kazandığını, AK Parti’nin adayı Engin Berberoğlu’nun ise 16 bin 356 oy aldığını görüyoruz. Yani CHP’nin, AK Parti’nin iki katından fazla oy aldığı bir tablo var karşımızda. Anca bu tablo 2019’u okumak için yeterli değil. 2019 öncesinde, 2014’teki dengeleri değiştirebilecek önemli gelişmeler yaşanıyor. Hem AK Parti hem de CHP açısından… AK Parti’de daha önce belediye başkanlığı yapmış iki önemli isim yeniden gündemde. CHP’de ise hem parti içi güç dengelerinin rekabeti hem de Kuşadası’na özgü gerçeklik bu fikrimi tetikliyor.

***

CHP’nin 2014 yerel seçiminde aldığı yüzde 58 ve Cumhurbaşkanlığı seçiminde aldığı yüzde 61 oy oranları, AK Parti’yi yine en zorlayacak ilçenin Kuşadası olduğunu ortaya koyuyor. Ankara’da iktidar, Aydın’da muhalefette olan AK Parti’de, mevcut CHP yönetimince dışlanan önceki dönem Belediye Başkanlarından Esat Altungün’ün aday adaylığı söz konusu. CHP’den transfer aday, AK Parti’ye muhakkak oy kazandıracaktır. Ancak kaybettireceği oylar da olacaktır. Seçime Esat Altungün’le girmeyi planlayan AK Parti’nin Altungün’ün Belediye Başkanlığı dönemine iyi bakması, ‘Attığımız taş ürküttüğümüz kuşa değecek mi?’ sorusunun yanıtını iyi düşünmesi gerekiyor.

Kamuoyunda Esat Altungün’ün adaylığı çokça konuşulup tartışılsa da seçimin belirleyici isminin geri planda kalmayı tercih eden Fuat Akdoğan olacağını düşünüyorum. Akdoğan’ın ilçedeki nüfuzu herkesin malumu. AK Parti’den adaylığı kadar farklı bir partinin adayı olarak seçime girmesi ya da farklı bir partinin adayını desteklemesi, tüm dengeleri alt üst edecektir. Akdoğan’ın aday olamaması halinde seçimi kenardan izleyeceğini de sanmıyorum.

***

CHP Kuşadası’nda, tıpkı Didim gibi aday adayı enflasyonu yaşanıyor. Tabi herkesin aday adayı olma hakkı var ancak ‘iddialı’ diyebileceğimiz 3 aday adayı göze çarpıyor.

İlki, elbette ki mevcut belediye başkanı Özer Kayalı. “Kayalı’nın 5 yıllık iktidarından geriye ne kaldı?” diye sorduğunuzda, herhalde ilk akla gelen Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu yaşadığı sıkıntılar olacaktır. Bu sıkıntıları Özer Kayalı kadar Kuşadası halkı da hissetti. Vatandaşlar sorumluluğu Çerçioğlu’na mı yükler, yoksa Kayalı’ya mı şimdiden bilemeyiz. Ancak tüm yıpranmışlığına rağmen, Özer Kayalı’nın güçlü bir aday olduğunu söyleyebiliriz. Hem 24 Haziran’da alınan sonucu hem de CHP MYK’sında olmamasına rağmen İYİ Parti ile seçim işbirliği görüşmelerini sürdürecek kadar yetkisini koruyan Bülent Tezcan’ın tavrını hesaba katmak gerekiyor.

***

CHP Kuşadası’ndaki iddialı aday adaylarından bir diğeri Av. Ömer Günel. Günel, 2002’den bu yana CHP Kuşadası’nda aktif olarak çalışıyor. 2008-2009 yıllarında İlçe Yönetiminde, 2009-2014 tarihleri arasında Kuşadası Belediye Meclisi’nde yer aldı. Yani Kuşadası’nın tanıdığı biri. Aday adaylığı sürecindeki kampanyayı derme çatma yöntemlerle değil, profesyonel bir ekiple yürütüyor. Sosyal medyayı iyi kullanıyor. Üstelik sadece sosyal medyada değil, sahada da 600 kişilik bir ekiple çalışıyor. Günel’in samimi duruşu, güven veren bir yüzü var. Geleneksel hale getirdiği simit peynir ve sınırsız sohbet etkinliğine 2 binden fazla kişi katılıyorsa, Günel’in ‘iddialı’ olduğunu sadece ben söylemiyorum demektir.

***

CHP’nin tüm hızıyla çalışmalarını sürdüren üçüncü iddialı adayı ise Evrim Karakoz var. Karakoz da Ömer Günel gibi avukat. Hem de Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’nun avukatı. 2014’te Efeler ve Aydın Büyükşehir Belediye Meclisi üyeliğine seçilen, yokluğunda Özlem Çerçioğlu’nun yerine vekalet eden Karakoz, uzun süredir Kuşadası Belediye Başkanlığına hazırlanıyor. Büyükşehir’in Kuşadası’ndaki yatırımlarından sorumlu kılınarak bir nevi Kuşadası dersine çalışması için kolaylık sağlanan Karakoz’un önündeki en büyük engel, diğer iki aday adayı gibi ‘Adalı’ olmayışı. Kuşadası’nda seçimin belirleyici faktörlerinden biri, adayın ‘Adalı’ olması. Son dönemde aldığı göç bu mikro milliyetçi algıyı kırmış mıdır? Bilmiyoruz!

Evrim Karakoz’un en önemli argümanı, Özlem Çerçioğlu’nun yeniden seçilmesi halinde ‘tam uyum’ içerisinde çalışabilecek, Kuşadası’nın hissettiği ‘hizmet eksikliğini’ 5 yıllık süreçte giderebilecek olması.

31 Mart 2019’dan sonra, 5 isimden birini Kuşadası Belediye Başkanı olarak göreceğiz. Seçime kadar olan 4 aylık zaman, oldukça renkli ve heyecanlı geçecek.