Son günlerde önemli bir halk sağlığı sorunu haline gelen grip vak’alarının tam 2 bin 431 yıldır insan sağlığını tehdit ettiği bildirildi. Kulak Burun ve Boğaz Uzmanı Op. Dr. Cem Karas, son günlerde pek çok insanın grip nedeniyle yüksek ateş, halsizlik, boğaz ağrısı ve öksürük şikayetleri yaşadığını belirterek alınacak tedbirler hakkında bilgi verdi.

Özellikle çocuklarda yatağa düşüren ve hastanede kalma nedenleri arasında ilk sıralara yükselen sağlık sorunun, influenza A adı verilen bir virüsten kaynaklandığını kaydeden Op. Dr. Cem Karas, “Kış aylarında salgınlara sebep olan influenza enfeksiyonu, genel olarak solunum yoluyla bulaşıyor. Özellikle de çocuklar için günlük hayatta temas edilen yüzeylerin ortak kullanımı risk nedenleri arasında. İnfluenza enfeksiyonu sağlıklı çocuklarda hafif şekilde atlatılabilirken nadiren de olsa ölümcül sonuçlara yol açabiliyor. Halk dilinde grip olarak bilinen bu virüs çok eski zamanlardan beri bilinen ve sık görülen bir hastalık. İlk kez MÖ 412’de Hipokrat tarafından tanımlanmış. İnfluenzaya benzer ilk pandemi ise 1580’de yaşanmıştır. O zamandan günümüze üç tanesi 20.yüzyılda gerçekleşmiş, 31 ayrı muhtemel influenza pandemisi bildirilmiştir. İnfluenza virüsünün A, B ve C olarak üç anatipi ve çok sayıda alt tipi vardır” diyerek 31 ayrı çeşidi bulunan ve 2 bin 431 yıldır insanları yatağa düşüren gribe karşı alınacak tedbirleri anlattı.

Akut solunum yolu hastalığı oluşturan gribin, klinik olarak diğer akut solunum yolu enfeksiyonu yapan etkenlerden ayırt edilemediğini kaydeden Op. Dr. Cem Karas, “Ani başlayan ateş, kuru öksürük, boğaz ağrısı, burun tıkanması ya da akması, baş ağrısı, gözlerde sulanma, kas ağrısı ve halsizlik belirtileri olabilir. Yaklaşık olarak 1-2 haftalık bir sürede tamamen iyileşme olur ancak yaşlılar, çocuklar ve diğer duyarlı gruplarda pnömoni gibi ağır komplikasyonlar ortaya çıkabilir. Korunma, ancak bağışıklama ya da ilaçla olabilir. Bunun yanında özellikle bu dönemde kişilerin doğal ve dengeli beslenmeye dikkat etmesini öneriyoruz. Toplu yaşam alanlarında ve havasız ortamlarda dikkat etmelerini ve hijyen kurallarına sıkı sıkı uymalarını tavsiye ediyoruz” dedi.

“Grip aşısını ihmal etmeyin”

İnfluenzaya karşı bağışıklama için inaktive virüs aşısı geliştirildiğini ve aşılamanın hastalığın ağır geçmesini ve komplikasyonlarını önlediğini belirten Op. Dr. Karas, “Aşı bir sezon önce dolaşan virüsler temel alınarak hazırlanır. Aşının etkinliği virüsün antijenik yapısını hızlı değiştirmesi nedeniyle ancak yüzde 70-90 düzeyindedir. Aşı etkinliğinin görece düşük olması ve komplikasyonların özellikle belli gruplarda sık görülmesi nedeniyle influenza bağışıklamasında öncelikli gruplar tanımlanmıştır. Bunlar; 65 yaşın üzerindekiler, yaşlı bakım evinde kalanlar, astımlı çocuklar, kronik kardiopulmoner hastalığı olanlar, diabet, renal bozukluk ya da immun yetmezliği olanlar, uzun süreli aspirin tedavisi alanlar, influenza sezonunda gebeliğinin ikinci ya da üçüncü trimesterinde olacak kadınlar, grip virüsünü riskli gruplara taşıyabilecek kişiler, HIV ile enfekte kişilerdir. Bu öncelikli grupta olmayan ancak aşılanmak isteyenlere de aşı yapılabilir” dedi.