SİYASET

MHP'den rötarlı 'Kontrollü Darbe' açıklaması

Aydın’da 15 Temmuz etkinliklerinde başlayan ‘Kontrollü Darbe’ polemiğine MHP Aydın İl Başkanı 3 gün sonra katıldı.

Abone Ol

Aydın İYİ Parti İl Başkanı Ahmet Ertürk 15 Temmuz programına katılmaması sonrasında AK Parti Aydın İl Başkanı Mehmet Erdem ile ‘Kontrollü Darbe’ polemiğine girmişti. Ertürk, “Kontrollü bir darbeyi kabul etmediğim için etkinliklere katılmadım” demiş, Erdem ise buna “15 Temmuz’a kontrollü darbe demek FETÖ ağzıdır” diyerek yanıtlamıştı.

Alıcık, karşılıklı sert açıklamaların olduğu polemikle ilgili 3 gün sonra bir açıklama yaparak, “15 Temmuz FETÖ kalkışmasına kontrollü darbe demek her şeyden önce aklın inkârı, vicdanın itlafı, yalın gerçeklerin imhasıdır" dedi.

Açıklamasında İYİ Parti Aydın İl Başkanı Ahmet Ertürk’e işaret eden MHP’li Alıcık, “Yakın tarihimizin, belki de tüm zamanların, en karanlık 15 Temmuz gününün dokuzuncu yıldönümü münasebetiyle düzenlenen törenlere katılmayarak " kontrollü darbe " açıklamalarını istiklalimiz açısından alarm ve acı verici bir kayıp olarak değerlendiriyorum” ifadelerini kullandı.

“BİRBİRİMİZE DÜŞERSEK BİZİ BU VATANDAN SÖKÜP ATACAKLAR”

Başkan Alıcık, açıklamasına şu sözlerle devam etti; " Milli birlik ruhunu kaybedip birbirimize düşersek, açık açık uyarıyorum ki; ya bizi bu vatandan söküp atacaklar, ya da burada bizi gömüp üzerimizden aşacaklar. Hesap budur, emel budur, vahşi gaye bundan ibarettir. 15 Temmuz öncelikle bir darbe teşebbüsüdür. Ayrıca taktikçileri, teorisyenleri, kuryeleri, taşeronları, planlayıcıları, sahadaki tetikçileri belli olan iblisane bir işgal denemesidir. 15 Temmuz FETÖ kalkışmasına kontrollü darbe demek her şeyden önce aklın inkârı, vicdanın itlafı, yalın gerçeklerin imhasıdır. Buna da hiç kimsenin hakkı yoktur, olamayacaktır. Muhalefet demek vatana ve millete muhalefet etmek değildir. Muhalefet demek Türkiye’nin hak ve çıkarlarını kötülemek, kötü göstermek hiç değildir. 15 Temmuz’a mevzi bakmak yerine, stratejik yaklaşmak; tehlikeleri kaynağında okuyup, oyunu odağında bozmak milli namusun bizlere yüklediği tarihi bir görevdir. Bu görevden kaçamayız. Bu göreve yüz çeviremeyiz. Çünkü gidecek başka yerimiz yoktur. Sığınacak başka yurdumuz yoktur. Altında toplanacağımız başka ay yıldızlı bayrağımız da yoktur. FETÖ işgal girişimiyle ilgili milli bir mutabakatın varlığı şarttır. 15 Temmuz’un üzerinden dokuz yıl geçmesine rağmen bu konuda ısrarla kutuplaşma ve kısır kavgaların yaşanması istiklalimiz açısından alarm ve acı verici bir kayıptır. 15 Temmuz FETÖ darbe kalkışması üzerinde niçin hemfikir olamıyoruz? Neden hep birlikle zalimlere karşı gelemiyoruz? Niye hakkın, hakikatin ve halkın etrafında tek nefes olamıyoruz? Nedir bizleri ayrı düşüren? Nelerdir aramıza giren? Ne yapacaksak burada, Türk milletinin son yurdunda, birlikte yapacağız, birlikte başaracağız. Türkiye Cumhuriyeti’nin omurgası milli kimliktir, egemenlik ve irade ebediyen Türk milletine aittir."