Adnan Menderes Üniversitesi (ADÜ) Fen-Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selçuk Hazır dünyayı kasıp kavuran koronavirüs hakkında merak edilen sorulara açıklık getirdi.

Omurgasız hayvanlar üzerine yaptığı araştırmalarla tanınan ve dünyaca ünlü dergilerde makaleleri yayımlanan Prof. Dr. Hazır, dünyayı yangın yerine çeviren koronavirüsün yapısı, işleyişi, bulaşma yollarını ve etkisini anlattı. Hazır, virüsün bir laboratuvarda hazırlandığına değil yarasalardan yayıldığına inandığını söyledi.

Günümüzde insanların virüslerin neden olduğu salgın hastalıklarla mücadele ettiğini belirterek bu organizmalar hakkında bilgiler veren ADÜ Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selçuk Hazır, “Aslında virüsler basit yapılı organizmalardır ve kendi kendilerine üreyebilme yetenekleri yoktur. Bunun için mutlaka canlı bir hücreye ihtiyaç duyarlar. Birçok bilim insanı dahi virüslerin canlı mı, cansız mı oldukları konusunda kesin bir şey söyleyememektedir. Ancak benim kişisel görüşüm, içerisinde kendisine özgü genetik materyale (DNA, RNA) sahip organizmalar canlıdır. Yeryüzündeki tüm canlıların ortak amacı üremektir. Virüsler de her türlü canlıyı üremeleri için kullanmak isterler. Bu nedenle sadece insanları ve diğer hayvanları değil, bitkileri, mantarları hatta bakterileri dahi üremek için kullanırlar. Biz insanların vücudunda dahi pek çok virüs vardır. Örneğin dudağımızda çıkan uçuk virüsü (Herpes Virüsü) ömür boyu bizimle yaşar ve bağışıklık sistemimiz zayıfladığında o bölgedeki hücreler içerisinde çoğalarak tekrar ortaya çıkarlar” diyerek zekası sayesinde her şeyin anahtarını bulan insanoğlunun bu virüse karşı da aşı bulacağını söyledi. 

“DAHA GÜÇLÜ BİR VİRÜSLE…”

Daha önceki dönemlerde yaşanan Kuş gribi, Domuz gribi, Sars, Mers, Ebola, AIDS gibi hastalıkları hatırlatan ve bu hastalıkların tamamının virüs kökenli olduğunu belirten Prof. Dr. Selçuk hazır, “Şimdi de Covid-19 adını verdiğimiz yeni tip koronavirüsle aynı şeyi denemektedir. Bugün karşı karşıya kaldığımız bu pandemi aslında doğal seçilim mekanizmasının bir ürünüdür. Çünkü virüs, toplumdaki yaşlı ve hastaları öldürürken, sağlıklı genç ve çocukları çok az etkilemektedir. Buradan da anlaşılacağı gibi Kovid-19 virüsünün tüm insanlığı ortadan kaldırmak gibi bir hedefi yoktur. Olayın bir diğer yönü ise üremek için canlı hücreye ihtiyaç duyan virüslerin sayıca bu kadar çoğalmış değerli bir kaynağı ele geçirmişken kullanmaması beklenemez. İnsanlar bilimin gücünü kullanarak bir şekilde bu virüsün üstesinden gelecektir. Ancak doğa da boş durmayacak ve daha güçlü virüslerle bunu tekrar deneyecektir” diye konuştu.

“YARASA KAYNAKLI OLDUĞUNA İNANIYORUM”

Hastalığa neden olan virüslerin bazı ilaç firmalarınca laboratuvar ortamında üretildiğine dair iddialara yönelik soruları da cevaplayan Prof. Dr. Selçuk Hazır bu konudaki düşüncelerini “Ben bu virüsün yarasa kaynaklı olduğuna inanıyorum. Çünkü elimizdeki genetik veriler bunu gösteriyor. Ancak bu virüsün Çin’deki bir hayvan pazarından kaynaklı bulaşma yoluyla yayıldığı konusunda ciddi şüphelerim var. Bahsi geçen hayvan pazarının bulunduğu bölgedeki laboratuvardan bu virüsün kazara kaçırılmış olma ihtimali de en az hayvan pazarı ihtimali kadar yüksektir. Ayrıca bu virüsün laboratuvarda üretilmiş olduğunu iddia eden Nobel ödüllü Fransız bilim insanının da görüşünü görmezden gelmek doğru bir yaklaşım olmaz. Bence bu her üç ihtimal de masadadır. Bunu bir ihtimal ileriki yıllarda öğrenebileceğiz, belki de hiçbir zaman öğrenemeyeceğiz” ifadeleri ile açıkladı.