Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kabine Toplantısı sonrası açıklamalarda bulundu. Erdoğan, koronavirüs salgını nedeniyle 4 gün sokağa çıkma yasağı uygulanacağını açıkladı. Yasak 22 Nisan saat 24.00'te başlayıp 26 Nisan akşamı saat 24.00'te sona erecek.

Son dakika haberi...  İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları:

Bir süredir olduğu gibi bu toplantımızda ana gündem maddemiz koronavirüs mücadelesi kapsamındaki yaptığımız ve yapacağımız çalışmalardı.  Ayrıca Suriye, Libya ve Ege'deki gelişmeler başta olmak üzere önemli güvenlik konularımızla ilgili değerlendirmelerde bulunduk.

SOKAĞA ÇIKMA YASAĞI

Milletimizin tedbirlere uyması sayesinde salgının felaket düzeyine ulaşmasının önüne geçtik. Büyükşehirlerimiz ile Zonguldak ilimizde uyguladığımız hafta sonu sokağa çıkma kısıtlaması da salgının kontrolünde büyük fayda sağladı. Bunun için tarım, sağlık ve gıda hizmetleriyle temel üretim faaliyetlerini aksatmayacak şekilde bir süre daha devam ettireceğiz. 23-24-25-26 Nisan tarihleri arasında ise, yine 31 ilimizde sokağa çıkma sınırlandırmasını özellikle planlıyoruz.

22 Nisan akşamı yine 00,00'dan itibaren; 23 Nisan zaten tatil, 24-25 ve 26 Nisan 00,00'a kadar bu devam edecek. 26'sında 24,00 itibariyle sokağa çıkma itibariyle sona erecektir. Bununla ilgili ayrıntılar içişleri bakanlığımız tarafından kamuoyumuzla paylaşılacaktır. Fırıncı, sucu, gazete bayileri, medya mensupları dahil olmak üzere tüm çalışan ve kamu görevlilerine teşekkür ediyorum

38 TERÖRİST ETKİSİZ HALE GETİRDİK

Sınırlarımız içinde veya dışında terör örgütüne nefes aldırmamakta, her fırsatta başını ezmekte kararlıyız. Son iki haftada toplam 38 teröristi etkisiz hale getirdik. İnsanlarımız arasındaki fiziki mesafeyi sağlamaktadır. Okulların ve 212 bin işletmenin tatil edilmesinden, şehirler arası ulaşımın sınırlandırmasından sokağa çıkma yasağına kadar tüm önlemler bu amaca yöneliktir.

TEST SAYIMIZI 40 BİNE ÇIKARDIK

Koronavirüs salgınının önüne geçmek için aldığımız tedbirlerin meyvelerini toplamaya başladık. Test sayımızı günde 40 bin düzeyine çıkardık. Yoğun bakımda veya solunum cihazına bağlı olan hastalarımız ile vefat eden hasta sayımız aynı düzeyde devam ediyor.

MAYIS AYININ SONUNA KADAR 5 BİN SOLUNUM CİHAZI

Hastanelerimizde olağanüstü bir yoğunluk yaşanmıyor. Sağlık personelimiz canla başla çalışıyor. Ücretsiz maske dağıtımımız PTT ve eczaneler üzerinden sürüyor. Maskeden tuluma, ilaçtan solunum cihazına kadar hiçbir konuda eksiğimiz veya riskimiz bulunmuyor. Yoğun bakım solunum cihazlarının üretim konusundaki çabamız başarıyla neticelendi. Mayıs ayı sonuna kadar 5 bin cihazı üretmiş olacağız. Yoğun bakım solunum cihazlarının teknoloji girişimini gerçekleştiren biosis'e, bu sürece katkı veren BAYKAR Makina ve ASELSAN'a ve seri üretimi yapan Arçelik'e şahsım ve milletim adına teşekkür ediyorum. Bu başarı her fırsatta altını çizdiğimiz milli teknoloji hamlesinin somut bir örneğidir. Bugün itibariyle 100 solunum cihazını teslim aldık. Makine ve Kimya Endüstrisi kurumumuz da geliştirdiği mekanik solunum cihazıyla bu alanda yerini almıştır. Kritk ilaçların üretimine yerli firmalarımız da başladı.

BAŞAKŞEHİR ŞEHİR HASTANESİ SALGIN HASTALIK İÇİN KULLANILACAK

Koruyucu sağlık donanımlarının yerli üretimi konusunda da önemli mesafe katettik. Sağlık personeli açısından hayati olan N95 ve N99 maskelerinin filtrelerinin geliştirme süreci bitti, testlerine başlandı. En kısa sürede iletişime geçiyoruz. Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu'ndaki hocalarımızla elde ettiği başarıları bilimsel makaleye dönüştürüp yayınlamaya hazırlanıyorlar. Hastane, yatak ve yoğun bakım konusundaki mevcut kapasitemizi güçlendiriyoruz. Son gelişmeler üzerine, ilk etabının açılışını öne alarak bugün gerçekleştirdiğimiz İstanbul Başakşehir Şehir Hastanesi salgın hastalık için kullanılacaktır. 2682 yatak olan hastanemizin bugün ilk etabının açılışını yaptık. 885'i klinik yatağı, 150'si yoğun bakım yatağı olmak üzere 1035 yatakla hizmet verecek. Hastanemizin kalan kısmını da önümüzdeki ay hizmete açmayı planlıyoruz.

SAĞLIK HİZMETLERİNİ KESİNTİSİZ SÜRDÜRDÜK

Sağlık alanında yaptığımız bu yatırımların önemini ve büyüklüğünü bu salgın vesilesiyle hep birlikte bir kez daha gördük. Gelişmiş ülkelerin dahi çaresiz kaldığı dönemde Türkiye en küçük bir krize kaosa meydan vermeden hamd olsun sağlık hizmetlerini kesintisiz sürdürmüştür. Türkiye, vaktinde aldığı tedbirler sayesinde bu tehlikenin önüne geçerek tüm dünyada salgınla mücadelede en rahat sağlık hizmeti veren ülke durumuna gelmiştir.