Çavuşoğlu, Aydın'daki bir otelde düzenlenen Kuşadası Turizm Camiası ve Sivil Toplum Kuruluşları Buluşmasında yaptığı konuşmada, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınından Türkiye'nin etkilenmemesi için çok çalıştıklarını ifade etti. Çalışmalarının sonuçlarını ekonomik düzeyde de gördüklerini, ihracatta kırılan rekorların ardından artık 200 milyar dolarları konuştuklarını belirten Çavuşoğlu, "Türkiye'ye gelen küresel yatırım miktarı da doğrudan yatırım miktarı da sürekli artıyor. Son 1 senede çok ilgi var. Ekonomik ilişkilerini Türkiye ile geliştirmek isteyen ülkeler, sürekli bakanlarını gönderiyorlar." dedi.

Çavuşoğlu, ekonomide Türkiye'nin istikrar ortaya koyduğunun altını çizerek "Biz bu istikrarımızı sürdürüp potansiyelimizi iyi kullanabilirsek çok daha iyi noktaya geleceğimize, 2023 hedeflerimize ulaşacağımıza inanıyorum." diye konuştu.

- "BİZ O HASTALARI ASLA KAPIDA BIRAKMAZDIK"

Bakan Çavuşoğlu, Türkiye'de turizmin çeşitlendirilmesi gerektiğini, özellikle de salgın döneminde sağlık turizminin dünyada çok daha fazla ilgi çektiğini aktardı. Sağlık turizminde de Türkiye'nin iyi durumda olduğuna vurgu yapan Çavuşoğlu, şöyle devam etti:

"Biz de dünyada sağlık turizminde ilk üçteyiz. Potansiyelimizi çok iyi değerlendirir ve tanıtırsak birinci sıraya çıkarız. Böyle bir potansiyelimiz var. Dünyaya bakıyoruz, pandemi nedeniyle hastaneler, yoğun bakımlar dolu. Solunum cihazlarında sıra var ama bizimkilere bakıyoruz en yoğun dönemde bile hastanelerimizin ancak yüzde 50'si dolu. Yoğun bakım ünitelerinin doluluk oranı yüzde 60'ın üzerine çok az çıktı. Solunum cihazlarının ancak yüzde 30'u dolu."

Çavuşoğlu, sağlık turizminde ilk etapta 20 milyar dolar gelir elde etmek istediklerini, sağlık iş birliği anlaşmalarını imzalamak için müzakerelere başladıklarını ifade etti.

"Bazı Körfez ülkeleri, Orta Asya'daki bazı kardeş ülkelerimiz hastalarını Avrupa'ya göndermeyi büyük bir şey zannediyor oysa çok para harcıyorlar." ifadelerini kullanan Bakan Çavuşoğlu, Türkiye'deki sağlık merkezleri ve doktorların dünyanın en iyileri arasında yer aldığını, üstelik bu hizmetleri de Avrupa'nın üçte biri fiyatına sunduklarını söyledi.

Salgın döneminde hastane kapasiteleri dolan birçok Avrupa ülkesinin yurt dışından gelen hastaları almadığını hatırlatan Çavuşoğlu, şöyle devam etti:

"Biz o hastaları asla kapıda bırakmazdık. O ülkelere diyoruz ki 'Hastalarınızı kapı dışarı bıraktılar mı?' Bizde tedavi, her şey var, uzun ve orta vadeli tedaviler dahil. Müzakereler yapıyoruz. Vatandaşlar geliyor da devlet eliyle gönderileceklerin de Türkiye'ye gelmeleri lazım."

- ULUSLARARASI REKABET

Çavuşoğlu, salgının kaçınılmaz etkileri olduğunu, salgın sonrasına da iyi hazırlanmak istediklerini belirterek uluslararası yeni iş birliği ve rekabetlere hazırlandıklarını kaydetti.

Ticarette de çok büyük rekabetlerin ortaya çıktığına dikkati çeken Bakan Çavuşoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Özellikle savunma sanayisinde İngiltere ve ABD, Avustralya ile anlaşma yaptı nükleer denizaltı ile ilgili ve Fransa'yı saf dışı bıraktılar. Dost dosta da kazık attı. Bu pandemiyle de başladı herkes birbirine giden mallara el koymaya başladı. Kişisel koruma ürünleri, basit maske, gözlükler, ilaçlar, hammaddeler olsun el koymaya başladılar. Acımasız bir rekabetin hızlı şekilde arttığını görüyoruz. Biz iş birliğinden ve etkin çok taraflılıktan yanayız. Küresel sistemin eksikleri var, yanlışları var, iki yüzlülük had safhada. Bunlar dünyanın gerçekleri. Ama biz bunlar var diye uluslararası sistemden çekilecek değiliz. Tam tersine uluslararası sistemin güçlenmesi ve yenilenmesi için çaba sarf ediyoruz."

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Dünya 5'ten büyüktür" açıklamasının içi boş bir slogan olmadığını vurgulayan Çavuşoğlu, "Gerçekten bugün BM hiçbir sorunu çözemiyor, hiçbir konuda ön alamıyor hiçbir çatışmayı engelleyemiyor. Özellikle Güvenlik Konseyi, veto hakkı, oylama gibi sistemler... Bunların değişmesi lazım, değişmezse BM yavaş yavaş Milletler Cemiyeti gibi kaybolur gider. O yüzden biz diyoruz ki çok şey değişti, kurumların da buna ayak uydurması lazım. Biz de 60 yıl önceki Türkiye gibi davranamayız ki her şey değişti. Bizim ayak uydurmamız lazım, öne geçmemiz lazım. Şimdi daha adil bir dünya mümkün diyoruz." ifadelerini kullandı.

- TÜRKİYE'NİN YURT DIŞI TEMSİLİ

Türkiye'de son 20 yılda 123 yeni temsilcilikle yabancı misyon sayısının 289'a çıktığını vurgulayan Çavuşoğlu, şöyle devam etti:

"New York'ta Türk Evini açtık. 1977 yılında rahmetli Demirel Başbakan, İhsan Sabri Çağlayangil Dışişleri Bakanıyken 10 katlı bir bina, girişle birlikte 11 katlı bir bina. Ben öğrenciyken orada çok bulundum. Öğrenciyken yetiyordu bize. 90'lı yıllardan bahsediyorum. Türk Evi daimi temsilciliğimiz, başkonsolosluğumuz, KKTC, bir katını da Bangladeş'e vermiştik. Derneklerimiz vardı, eğitim ataşeliği vardı. Hatırası çok ama artık yetmiyordu. Hemen arkasında 2 tane arsa aldık bir tanesi park yeriydi bir tanesi restoran. Şimdi 35 katlı bir bina. Tam BM'nin, diplomasinin merkezinin karşısında. Kimisi 'Ne gerek vardı buna?' diyor. Kuru kuruya bir itibar değil. Herkesin söylediği şey, 'Ancak süper bir ülke bunu yapabilir.' 4 yılda tamamlandık. Çok taraflı diplomasinin merkezinde kültürümüzü, turizmimizi, bize ait ne varsa tanıtacağız. Tüm kurumlarımızın ofisleri orada olacak. KKTC'ye de güzel bir kat verdik."

Çavuşoğlu, daha sonra basına kapalı gerçekleştirilen toplantıda, turizm ve sivil toplum kuruluşu temsilcilerinin sorularına cevap verdi.

Toplantıya Aydın Valisi Hüseyin Aksoy, AK Parti Aydın Milletvekili Bekir Kuvvet Erim, AK Parti MKYK Üyesi Seda Sarıbaş, AK Parti İl Başkanı Ömer Özmen ve sivil toplum kuruluşları temsilcileri katıldı.