Yavuz’un açıklamasında şu ifadeler yer aldı:
Türkiye Cumhuriyeti devletinin kuruluş hikayesinin en önemli finali, cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ortaya koyduğu bir düstur olan Yurtta Sulh Cihan’da Sulh ilkesidir.
Türkiye bunu bir devlet prensibi olarak benimsemiş ve günümüzde halen korumaya devam etmektedir. Amacımız bölgeden başlayarak tüm dünyanın büyümesine, gelişmesine ve barışına katkı sağlamaktır.
Lakin son günlerde görünen şu ki, Cumhuriyetimizin kurucu değerlerinden biri olan barış ilkesinin başkaları tarafından yanlış anlaşılmış olmasıdır.
Son günlerde şehitlerimizin kanlarıyla sulanmış vatan topraklarımız bazı sözde haritalarda art niyetli olarak farklı gösterilmiştir.
Hasta ruhlu bu kişilerin ülkemize yönelik akıl almaz bu davranışları da tarihe not edilmiştir. Aynı kişilerin aynı zamanda, başta PKK-YPG gibi bölücü terör örgütlerine de maddi ve manevi destekleri de unutulmamalıdır.
Türk Siyasi tarihinin önemli isimlerinden şehit Muhsin Yazıcıoğlu’nun dediği gibi; “Kan dökmeyi seven bir millet değiliz ancak söz konusu vatan ise; dünyanın şah damarını keseriz.”
Bu kendini bilmez, “sözde harita mühendislerine” şunu hatırlatmak isteriz ki, Türk Milleti yeri geldiğinde bunların hesabını soracaktır.
Bu böyle biline…
Bütün bunlara bakıldığında; liderimiz Recep Tayyip Erdoğan’ın göreve geldiğinden bu yana, yerli ve milli silah teknolojilerine yönelik hedeflerinin ne kadar haklı olduğu bir kez daha ortaya çıkmıştır.
Daha düne kadar, İsrail ve ABD’den mecburi olarak aldığımız İHA ve SİHA’lar, parasını vermemize rağmen gerekli teknik desteği vermedikleri için uçuramamıştık.
Lakin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliği ve desteği ile Türk mühendislerinin feraseti ile dünyaya adını altın harflerle yazdırılacak, tamamı milli ve yerli yeni nesil silahlar üretildi.
Suriye'de özellikle İdlib bölgesine yoğunlaşan 'Bahar Kalkanı Harekatı'nda ve Azerbaycan’ın Karabağ zaferinde başrol oynayan yerli ve milli İHA ve SİHA'lar, yeni nesil savaş araç ve gereçleri olarak tarihe geçti.
Bunlar yerli ve milli olarak üretilen araçlardan sadece ikisi… Bütün yapılan bu ve benzeri çalışmalar sonucunda, liderimiz, Sn. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın dediği gibi “Artık yerli ve milli teknolojilerle uzay ligindeyiz”
Bu çalışmalar olmasıydı, 30 yıldır ülkemizin üzerine bir karabasan gibi çöken bölücü terör örgütü PKK ile mücadele bu kadar kolay olabilir miydi?
İHA’lar ve SİHA’ların desteği başta olmak üzere, milli savunma sistemlerimiz ve muzaffer ordumuzun destansı mücadeleleri ile adeta terör örgütünün beli kırılmıştır.
Bilinmelidir ki, Allah’ın izniyle ülkemizin bekasını tehdit eden tüm terör unsurlarının kökünü kazıyacağız. Bunda kararlıyız. Ne yurdumuz içinde nede sınırlarımız dışında, hiç bir terör yapılanmasına asla müsaade etmeyeceğiz. Türkiye’yi muasır medeniyetler seviyesine çıkarmak, Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün en büyük hedefi olmuştur. Bugün Başkan Erdoğan liderliğinde Türkiye, güçlü devlet yapısı ve ekonomisiyle bu hedefte emin adımlarla yoluna devam etmektedir.
Sizleri ve aziz milletimizi saygıyla selamlıyorum.
