Kuşadası Belediye Başkanı Ömer Günel; “Kuşadası Belediyesi artık birilerinin, oligarşik bir yapılanmanın arpalığı olmaktan çıkmıştır. Kuşadası Belediyesi artık halkın belediyesidir, halka hizmet eder ve benim de bir tek patronum vardır; O da Kuşadası halkıdır.”

Kuşadası Belediye Başkanı Ömer Günel, göreve başladığı 1 Nisan 2019’dan bu yana ilçede hayata geçen hizmetler ve geride kalan görev süresi dahilinde planladığı projelere ilişkin Gazete Aydın Haber Koordinatörü Hasan Kadife’ye röportaj verdi.

Röportajda sorulan soruları içtenlikle cevaplandıran Başkan Günel, Türkiye ölçeğinde bakıldığında Büyükşehir Belediyesi ile en uyumlu ilçe belediyesi olduklarını vurgularken Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’ndan belediyeciliği öğreniyor olmanın ve uyumu yakalamanın, gerek kendisi gerekse Kuşadası için de aynı zamanda büyük bir fırsat olduğunu söyledi.

Özlem Çerçioğlu’nun liderliğindeki Aydın Büyükşehir Belediyesi bürokratlarıyla yakalanan uyumun aynı zamanda değişimin fitilini ateşlediği Kuşadası’nda daha yapacak çok işleri olduğunu belirten Başkan Günel, parti içi muhaliflerine de gözdağı verdiği açıklamalarında, “Şahsımıza ilişkin iftiralar bazen birden bire artıyor. Bu iftira dolu yalan düzeninin ara ara şiddetlenme sebebini çok yoğun yaptığımız hizmete ve Büyükşehir Belediyesi ile uyuma bağlıyorum” dedi.

Röportajda, göreve seçilir seçilmez mali disiplin için düğmeye basmalarıyla birlikte kaynakların daha etkin ve verimli kullanılması için de planlama yaptıklarını söyleyen Başkan Günel, belediyenin önceki dönemlerde olduğu gibi birilerinin arpalığı olmaktan çıktığının da altını çizdi.

‘Mavi mutluluklar Kenti Kuşadası’ olarak nitelediği ilçenin görev süresi dolduğunda adeta kabuğunu kıracağını ve değişime tüm Türkiye’nin tanıklık edeceğini vurgulayan Başkan Günel, salgından kaynaklı zorluklara ve borç yüküne rağmen planladıkları yatırımlar ve Yerel Seçimler’de söz verdikleri projelere ilişkin dur durak bilmeden çalıştıklarını da belirtti.

Türkiye’de uluslararası turizme ilk olarak açılan Kuşadası’nın, önceki yıllarda olduğu gibi turizmden hak ettiği payı alması için de Başkan Çerçioğlu ile birlikte kolları sıvadıklarını belirten Başkan Günel, “Nasıl ki Türkiye’de deniz-kum-güneş turizminin başlangıcında Kuşadası amiral gemisi olduysa pandemi sonrasındaki bu yeni turizm döneminde de Kuşadası yine turizmin amiral gemisi olacak” diye konuştu.

İşte Belediye Başkanı Ömer Günel ile Gazeteci Hasan Kadife’nin o röportajı:

Hasan Kadife: 20 aylık sürece dönük bakıldığında göreve gelir gelmez öncelikle hangi konulara eğildiniz? Bu konular hakkında değerlendirme yapabilir misiniz?

Ömer Günel: Seçildiğimiz günden itibaren hızlı bir şekilde harekete geçip Kuşadası’nın ihtiyaçlarının tespitini yaptık. En çok ihtiyaç duyulan konulardan başlayarak Kuşadası’na hizmet etmenin planlaması için düğmeye bastık. Sonuç olarak vatandaşların taleplerine dönük yapılan bütün anketlerde de belirtildiği üzere yol, kaldırım gibi üst yapı sorunlarının çözümü öncelikli ağırlık verdiğimiz konulardandı. Bu süre içerisinde hızlı bir şekilde yol, sıcak, asfalt, parke ve satih kaplama çalışmalarını yapmaya başladık. Halihazırda 1 yıl içinde son 3 dönemin ortalamasına bakıldığında yaptığımız yol çalışmalarımız 6.5 yılda yapılan çalışmalara karşılık geliyor. Şu ana kadar 90 kilometre yol ve kaldırım çalışması yaptık. Daha sonra hızlı bir şekilde Kuşadası’nın ihtiyaçlarından yola çıkarak vatandaşların da taleplerini dikkate alarak işe koyulduk. Yerel Seçim sürecinde de vatandaşımıza söz verdiğimiz üzere ilçemizdeki atlı faytonların faaliyetlerine son vererek Türkiye’ye de hayvan dostu belediyecilik açısından örnek olduk. Bunu yapmamız elbette bir hizmetten ziyade hayvan dostu belediyecilik anlamında bir farkındalık ortaya koyma açısından önem arzediyor. Bu süre içerisinde evcil hayvanlarımız ve sokak hayvanlarımız için ciddi hamlelerde bulunduk. İlk defa hayvan ambulansını hayata geçirdik ve hayvanseverlerimizin talepleri doğrultusunda hayvan mezarlığı yaptık. Bu vesileyle de hayvanseverlere olan duyarlılığımızı da gösterdik.

Hasan Kadife: Çok kısa sürede Altın Güvercin Beste Yarışmasını yeniden başlatmak gibi iz bırakan bazı işlere de imza attınız. Kuşadası halkının talepleri doğrultusunda planladığınız iz bırakan ya da bırakacak olan daha başka neler var?

Ömer Günel: Göreve başlamamızla birlikte en son 2013 yılında yapılan Altın Güvercin Beste Yarışması’nı Aydın Büyükşehir Belediye Başkanımız Özlem Çerçioğlu birlikte yeniden hayata geçirdik. Bu yarışma esasen dönemimizle ilgili de güçlü bir başlangıç oldu. Bu sene de pandemi zorluklarına rağmen yarışmamızı geniş katılımla ve ulusal televizyon kanallarından canlı yayınla gerçekleştirdik. Bu tür sosyal dokunuşların yanı sıra Kuşadası’nın tamamını yeniden değiştirecek olan sahil düzenlemesi projesi üzerinde de çalıştık. Özlem Başkanımızın yetki alanında olan sahilimizde de kendilerinin talimatıyla önümüzdeki süreçte çalışmalar başlatmayı planlıyoruz. Bununla birlikte Trafik Sakinleştirme Projesi için de düğmeye bastık. Şu anda proje devam ediyor. Son dört aşaması tamamlandığında Kuşadası’nda tek yönlü olarak Trafik Sakinleştirme Projesi hayata geçecek. Bu proje, gelecekte önemli bir turizm kenti olmasını hayal ettiğimiz Kuşadası için ciddi bir vizyon projedir. Bugün bazı alışkanlıkların tersine dönmesinden kaynaklı huzursuzluklar olsa da hemşerilerimiz bunun esasen ne kadar faydalı bir çalışma olduğunu çok kısa zamanda görecek. Şu anda çalışmalar tüm hızıyla devam ediyor. 15 güne kadar tamamı bitmiş olacak. İnsanlarımızın sorun var diye ifade ettiği kısımların aslında tamamlanmamış kısımlar olduğu da çalışmaların tamamlanmasıyla görülecek.

“TÜRKİYE’NİN EN BÜYÜK 3. CEMEVİ KUŞADASI’NDA AÇILACAK”

Hasan Kadife. Sosyal projelerinizden de bahseder misiniz? Kuşadası’na sosyal tesisleşme alanında da neler kazandırmayı planlıyorsunuz?

Ömer Günel: Kuşadası’nda ‘İstasyon Kuşadası’ adı altında bir mesleki eğitim merkezi planladık. Bu eğitim merkezini de yaklaşık 10 güne kadar vatandaşlarımızın hizmetine açacağız. Kuşadası’nda bir sanat galerimiz yoktu. ‘Ada Modern’ isminde bir sanat galerisi hazırladık, 10 güne kadar açılışını yapacağız. Bu arada belli mahallelerimize taziye evi sözümüz vardı. İkiçeşmelik Mahallesi’nde takriben 20 Aralık’ta taziye merkezi, kadın ve çocuk merkezi ile belediye kütüphanesinden oluşacak yapı için temel atacağız. 20 aylık sürece dönük bakıldığında bir çok mahallemizde onlarca park ve spor alanları da yapmaya devam ediyoruz. Toprak saha dediğimiz TARİŞ alanının tam karşısındaki noktada da önemli bir Spor, Kültür ve Yaşam Merkezi yapacağız. Tüm bunların yanı sıra Candan Tarhan Bulvarı üzerinde Türkiye’nin ikinci ‘Ekolojik Kreşi’ni de ilçemize yapıyoruz. Bu yıl bitmeden temelini atacağız ve bu kreşimizin üzerine ayrıca kadın danışma merkezi de yapacağız. Bu arada sessiz sedasız ilçe merkezimizde, Bursa ve İstanbul’dakilerden sonra Türkiye’nin 3. Büyük Cemevi inşaatını da bitirdik. Sayın Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nu açılışa davet etmek için plan yaparken pandemi koşullarının ağırlaşması nedeniyle açılışı bahar aylarına erteledik. Cemevimizde ibadethane ile birlikte eğitim merkezi ve kız yurdu da var. Alevi Bektaşi Federasyonu Başkanımız da bizzat Cemevimize geldi ve öve öve bitiremedi. Bu 20 yıllık bir projeydi ve 4 dönemdir bir Allah’ın kulu çivi çakmamıştı. Bunu sessiz sedasız bitirmek de kısa sürede bizim dönemimize nasip oldu. Pandemi koşulları rahatlarsa Nisan ayı gibi Genel Başkanımızı çağırıp Özlem Başkanımız ile birlikte açılış yapmayı planlıyoruz.

“ÖZLEM BAŞKANIMIZ USTA, BEN ÇIRAĞIM”

Hasan Kadife: Sizden önceki dönemde Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu ile uyumlu bir çalışma yoktu. Özlem Çerçioğlu ile aranızdaki uyum ne durumda?

Ömer Günel: Özlem Başkanımız ile çok güzel bir uyum içinde çalışıyoruz. Bence Türkiye’de büyükşehir belediyesi ile en uyumlu ilçe belediyesiyiz. Sen ben yok, biz var. Ben asla hiçbir birimimize, ‘Burası büyükşehirin yapmayın’ demiyorum. Gereken neyse Özlem Başkanımıza aktarıp yapıyoruz, kendileri de bize başka bir noktada yardımcı oluyor. Aramızdaki iş planlamamız birbirimizin yetki alanı değil Kuşadası’nın ihtiyacıyla ilgili. Biz bir ihtiyaç söz konusu olduğunda Özlem Başkanımıza iletip, ‘Şu hizmetleri biz yapıyoruz, şunu siz yapar mısınız?’ diyoruz. Kendisi de yüzde 99 evet diyor ve aramızda işi planlamış oluyoruz. Bugüne kadar görev sürem dahilinde büyükşehirden hiçbir olumsuz dönüş almadım. Hakikaten Özlem Çerçioğlu’nun liderliğinde Büyükşehir Belediyesi bürokratlarımız da muhteşem. Bizi asla üzmeyip yormadan kendi bürokratlarımız gibi çalışıyorlar. Bu konuda mutluyum ve keyfim yerinde. Şu ana kadar en ufak bir sıkıntıyla dahi karşılaşmadım. Ben açıkçası bu kadar yüksek performans beklemiyordum çünkü ben seçildiğimde Özlem Başkanımızı uzaktan tanıyordum ve yakın mesai arkadaşlığı yapmamıştık. İnsanların söylemlerine çok kulak asmam, ben iyi olacağına inanıyordum ve sonuç olarak da hakikaten beklediğimden de iyi oldu. Şu an her şeyi bir yana bırakın Özlem Başkanımız tecrübeli bir belediye başkanı olarak aynı zamanda bana resmen danışmanlık yapıyor, yol gösteriyor ve büyüklük yapıyor. Yeri geliyor, şunu yap, bunu yapma diyor yani açıkçası belediyeciliği de öğretiyor. Bu bir usta-çırak ilişkisidir. Ben bunu daha önce de ifade etmiştim. Özlem Başkanımız usta, ben çırağım. Kendisinden daha öğreneceğimiz çok şey var. Bundan daha iyi bir fırsat da olabilir mi?

Hasan Kadife: İsminiz zaman zaman Özlem Çerçioğlu’na alternatif olarak bazı kesimlerce ileride Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olabileceğinize dönük öne sürülüyor. Bu konuda düşünceleriniz nelerdir?

Ömer Günel: Bir kere bunu saygısızlık kabul ediyorum. Niye diye sorarsanız; Evvela ortada çok başarılı bir büyükşehir belediye başkanı var. Bir yere gidiyor mu ki biz kendisinin yerine adaylığımızı dillendireceğiz. İkincisi ben hayatım boyunca hep haddimi bildim. İlk defa belediye başkanı oldum ve daha Kuşadası’na yapacağımız çok işimiz var. Şimdi haddimi bilmeyip başka bir konuma dair talep de bulunmayı hayatım boyunca hiç yapmadım yapmam da. Benim tek arzum 5 yıllığına seçildiğimiz bu dönemi adabımızla edebimizle tamamlayıp Kuşadası’na hizmet anlamında da bir başarıya imza atmaktır. Bunu yaparsak bahtiyar olacağız. Bana bir sonraki hedefin yok mu diye sorulduğunda verdiğim cevap, ‘Kuşadası halkı teveccüh gösterir ve parti büyüklerimiz bir dönem için daha görev verirse Kuşadası Belediye Başkanlığı yapmak isterim’ şeklindedir. Siyasette dedikodu mekanizması çok işler. Birileri ara bozmak için de bunu yapar. Benim hedefim belli ve bu hedef de bir dönem daha Kuşadası Belediye Başkanlığı yapmak olur. Netice olarak bu dönemin sonunda başlattığımız bazı projeleri bitirememiş olabiliriz veya bazı eksikleri daha gidereceğimiz bir dönem daha gerekiyor olabilir. Biz Allah’ın izniyle geride kalan 3 yılı da dolu dolu değerlendireceğiz. Benim arzum ben burada belediye başkanı olayım, Özlem Başkanımız da eğer kendisi için daha yüksek bir görev yoksa Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı olarak devam etsin. Çünkü açıkçası aramızdaki uyumdan Kuşadası kazanıyor. Özlem Başkanımız hakikaten her göreve yakışır ve layıkıyla yapar. Müthiş bir tecrübe ve donanıma sahip.

“KUŞADASI’NIN TANITIMINDA EZBER BOZACAĞIZ”

Hasan Kadife: Kuşadası Aydın’ın turizme açılan yüzü konumunda bir ilçemiz. İlerleyen süreçte tanıtıma dönük bazı hamleleriniz olacak mı?

Ömer Günel: Artık tanıtımın mecrası değişti. Eskiden biz fuarlara gidip standlar açar broşür dağıtırdık ancak artık Dünya dijitalleşti. Artık herkes planını buradan yapıyor ve eline cep telefonunu alıp istediği yeri planlayıp tatile gidiyor. Dolayısıyla nerenin ne olduğunu da akıllı telefonundan görebiliyor. Dijitalleşen bu dünyada artık tanıtımı klasik yollarla yapman mümkün değil. Biz bunu tamamıyla dijital mecraya aktardık. Web sayfalarıyla sosyal medya hesaplarından belirlenen hedef kitlelere yönelik doğrudan sponsorlu tanıtımı bu anlamda önemsiyoruz. Hedef kitle belirlenerek yapılan outdoor reklamları artık tanıtımın yeni yüzü. Tabi ki yazılı basın aracılığıyla tanıtım da göz ardı edilemez ama tanıtım sektöründeki payı azaldı. Örneğin dijital göçmen diye tabir edilen bir turist tarzı ortaya çıktı. Günümüz dünyasında bulunduğu şirkete ya da bağımsız şirkete interneti ve bilgisayarı olduğu sürece evinde ya da tatilde her nerede olursa olsun hizmet verebilen yeni bir iş kolu çıktı. Dijital göçmenler için özellikle pandemi ile de birlikte doğal yaşamın içinde mümkünse kamp-karavan alanlarında ciddi bir turizm alanı ihtiyacı da doğdu. Biz Özlem Başkanımız ile bunu çok iyi gözlemledik ve Ada Glamping adındaki bir projemizi hayata geçirdik. Bu projemiz şu anda tamamlandı ve Nisan ayında tanıtımını yapacağız. Büyükşehir Belediyesi ile birlikte hayata geçireceğimiz Ada Glamping Projesi, Sevgi Plajı’nda lüks çadır, sosyal tesis ve karavan alanlarının olduğu yaklaşık 20 dönümlük araziye konuşlanacak.

Hasan Kadife: Pandemiden sonraki döneme ilişkin turizmle ilgili öngörüleriniz nelerdir? Bu açıdan bakıldığında ne gibi hazırlıklarınız var?

Ömer Günel: Kuştur mevkiindeki denize sıfır 35 bin metrekarelik arsamızda ciddi bir kamp ve karavan alanı yapıyoruz. En son geçtiğimiz meclis toplantısında da aldığımız kararla bahsettiğim dijital göçmenler için ‘Kampinova’ adıyla etkinlik, toplantı yapabilecekleri bir alanı da ilçemize kazandıracağız. Yani ahşap pergulelerin altında doğal kütüklerden oluşmuş amfi tiyatrolarda kongre ya da toplantı yaptığınızı düşünün. Şu anda bu çalışmaların hazırlığını da yapıyoruz. Bu ara konsantrasyonumuz pandemi sonrası hızla değişen turizm alanlarıyla ilgili. Artık sosyal mesafenin korunduğu, açık alanın ve doğal yaşamın çok daha önemsendiği bir turizm dönemine başlıyoruz. Kuşadası bunun için büyük bir avantaja sahip. Nasıl ki Türkiye’de deniz-kum-güneş turizminin başlangıcında Kuşadası amiral gemisi olduysa pandemi sonrasındaki bu yeni turizm döneminde de Kuşadası yine turizmin amiral gemisi olacak. 34 kilometre sahili olan müthiş bir kentte oturuyoruz. Denizlerimiz ve doğamız pırıl pırıl. Her ne kadar kenti geçmişte biraz hor kullansak da şimdi bununla yüzleşmiş olan bir yönetim var ve biz hızla bu değişimi gerçekleştirmeye çalışıyoruz.

“BÜYÜKŞEHİR İLE OMUZ OMUZA ÇALIŞIYORUZ”

Hasan Kadife: Peki görevi devraldığınızda belediyenin durumu nasıldı? Hangi radikal kararlar alarak işe koyuldunuz?

Ömer Günel: Kuşadası Belediyesi’ni parlak devralmadık. Belediyeyi 320 milyon borçla devraldık ve personelimize de ayrıca 6 milyon lira borcumuz vardı. Koltuğa dünya kadar borçla oturduk ancak ben geçmişe bakarak bahane üreten yapıda biri değilim. Bu nedenle bu durumu hizmetimizi engellemeyecek noktaya nasıl getirebiliriz düşüncesiyle soruna eğildik ve planlama yaparak tasarruf yoluna gittik. Mevcut kaynaklarımızı güncelledik, işyeri ve konutlarımızın kirasını yeniden ihaleye çıkarttık. Kaldı ki bu 30 yıllık bir sorundu ve kimse ihaleye çıkartmamıştı. Bu güncellenen ihalelerle kasamıza 2.5 katına yakın artı para girdi. İşe yaramayacağını düşündüğümüz proje alanımız olmayan gayrimenkullerin de bir kısmını satarak kasamıza artı değer koyduk ve bunu da hizmete dönüştürdük. Bunun sayesinde hemen ilk yıl Balıkçılar Meydanı’nı yeniden yaptık. Eski Türkmen Mahallesi’nde 53 yıldır çivi çakılmamıştı. 5 kurumu da organize ederek alt ve üst yapısıyla beraber bütün yollarını yeniden yaptık. Orası adeta Suriye gibiydi ve kışın insanlarımız adeta evlerinin içine giremiyordu. Şu anda Eski Türkmen Mahallesi pırıl pırıl bir hale geldi. Orada da tüm projelerimizde olduğu gibi Büyükşehir Belediyesi ile omuz omuza çalıştık. Alt yapıyı onlar üst yapıyı ise biz çalıştık.

Hasan Kadife: Gerek vatandaşlardan gelen talepler ve gerekse şahsınızın tespit ettiği sorunlara dönük olarak bugüne kadar neler yaptınız?

Ömer Günel: Benim uzun yıllar siyaset yapıyor olmamın bir avantajı var; Ben Kuşadası’nın nabzının iyi tuttuğumu düşünüyorum. Hangi sorun daha öncelikli kim daha çok etkileniyor bunu görebiliyoruz. Örneğin bu açıdan baktığımızda ilçemizin üst mevkilerinde lüks evlerin yapılmaya başlandığı ama yolu izi olmayan NATO bölgesi dediğimiz mevkiyi pırıl pırıl asfalt yollarla birbirine bağlanmış bir hale getirdik. Güzelçamlı’da etrafında evlerin bulunduğu sazlık alanı, 200 bin metrekare satih kaplama çalışmasıyla bataklık olmaktan kurtardık. Yavansu ve Değirmendere bölgesinde yaklaşık 190 bin metrekare yol çalışması yaptık. Buralara yıllardır hiç çivi çakılmamıştı. Sorunları ve talepleri bilimsel anketlerle saptayıp destekliyoruz. Hepsini bir araya getirdiğinizde nerden başlamamız gerektiğini de aşağı yukarı kestirebiliyorsunuz. Şu ana kadar büyük bir sıkıntımız olmadı. Bu sene eski İkiçeşmelik dediğimiz ve 40 yıla yakındır çivi çakılmamış mahallemize doğalgazı getirdik. AYDEM ve diğer kurumlar çalışıyor. Yakında o bölgede üst yapı çalışmalarına başlıyoruz. En eski bölgelerimizden biri olan İkiçeşmelik Mahallesi de sezona pırıl pırıl çıkarılacak. Onun üst bölgesini de geçen sene yapmıştık. Altyapısından üstyapısından kaynaklı hor görülen o bölge Kuşadası’nın en güzel bölgelerinden biri olacak. Orada yine çok büyük bir parkımız var. Göreve gelir gelmez o parasızlıkta 4 milyon liraya kamulaştırmıştık. Adnan Menderes Üniversitesi Ziraat Fakültesi Peyzaj Mimarlığı Bölümü’ne proje yarışması açtık. Yılsonunda açıklanacak ödüllü yarışmadan çıkan projeyi orada hayata geçireceğiz.

“KUŞADASI BELEDİYESİ ARTIK HALKIN BELEDİYESİDİR”

Hasan Kadife: Görev süreniz dolduğunda nasıl bir Kuşadası ile karşılaşacağız?

Ömer Günel: Biz hem borç ödüyoruz, hem de yatırım yapıyoruz. Şu anda personelimize borcumuz yok. Yani bunca yatırım yapılırken borcumuz yok. Bu kaynakları doğru kullanmayla alakalıdır. Kimseyi de zan altında bırakmadan şunu da söylemek lazım; Çalmazsan oluyor. Kuşadası’nın kaynakları doğru kullanıldığında esasen daha mükemmel bir kent olmasının önünde de hiçbir engel yok. Kuşadası bu anlamda diğer ilçelerle de kıyaslanamayacak bir kenttir çünkü kendi rantı var. Rant kötü bir şey değildir. Rantı kamuoyunun lehine kullanırsan bu iyi bir şeydir. Rantı cebime koyacağım dersen orada iş değişir ve bu kötüdür. Benden önceki dönemde 83 milyon lira kredi çekilmiş. Bakın bakalım bir şey var mı? Yani yıllara dayalı bakıldığında adeta personele çalışılmış. Oysa ben belediyemizin kaynaklarını verimli kullanmalıyım. Yani ben açıkça şunu söyleyebilirim; Kuşadası Belediyesi artık birilerinin, oligarşik bir yapılanmanın arpalığı olmaktan çıkmıştır. Kuşadası Belediyesi artık halkın belediyesidir, halka hizmet eder ve benim de bir tek patronum vardır; O da Kuşadası halkıdır. Bu kadar net söylüyorum. Hakikaten de böyle yaşıyoruz. Bir sade vatandaş dahi beni telefonla aradığında ben hazır ola geçerim. Kuşadası Türkiye’nin en borçlu belediyelerinden bir tanesi ancak emin olun ki bizim dönemimiz bittiğinde Kuşadası’ndaki değişime tüm Türkiye tanıklık edecek.

Hasan Kadife: Yıllardır eleştirisi konusu olan Kuşadası’nın imar konularıyla ilgili olarak neler söylemek istersiniz?

Ömer Günel: Artık imarla ilgili çok titiz bir yapılanmamız var. İmarla ilgili yetki de artık ilçe belediyelerinin elinde değil. Kaldı ki Büyükşehir Belediye Başkanımız Özlem Çerçioğlu da bu konuda inanılmaz titiz. Bizim imarla ilgili de doğrudan koyacağımız bir katkı yok fakat biz örneğin Kuşadası’nda peyzaj projesi olmayan projeyi onaylamıyoruz. Önce yeşili yap, sonra projeyi onaylayalım diyoruz. Yani biz kente girildiğinde, Kuşadası’na ne olmuş dedirteceğiz. Bugüne kadar yapılmamış dünya kadar sosyal donatı alanları var. Bizim dönemimiz sona erdiğinde insanlarımız, taziye evi, cem evi, otopark, kreş, huzurevi gibi tüm sosyal donatıların hayata geçtiği, Kuşadası’nın kabuğunu kırdığı ve her alanda değişimin gözlemlendiği net bir tablo görecek.

Hasan Kadife: Üzerinizde iktidar baskısı var mı? Bu konuda da değerlendirmenizi alabilir miyiz?

Ömer Günel: Türkiye’deki siyasi atmosferden kimsenin hoşlandığını sanmıyorum. Belli bir azınlığın dışında bu siyasi atmosferin ile, ilçeye önemli bir katkı koyacağına inanmıyorum. Bu gerginlik, bu benden, bu benden değil atmosferi hakim olduğu sürece bundan herkes nasibini alır. Sonuç olarak bir tek ülke var ve bir tek Kuşadası var. Eğer hizmet insanıysak bu ayrı gayrı havayı dağıtmak lazım. Bunda da siyasi büyüklere düşüyor. Siyaseten bu soğuk savaş ve gerginlikten belki kısa vadede birileri fayda görüyordur ama uzun vadede ülke kaybediyor.

“ALLAH DÜŞMANIMIZIN BİLE MERTİNİ VERSİN”

Hasan Kadife: Parti dışından ve içinden bazı muhaliflerin yaklaşımlarına karşı neler söylemek istersiniz?

Ömer Günel: Parti içi ve dışarıdaki muhaliflerimiz genelde açıktan değil saman altından su yürüterek, sahte hesaplardan aleyhimize yazdırarak, bizim itibarımızı zedeleyeceklerine inandıkları iftiralarla haber yaptırarak muhalefet görevini icra ettiklerini sanıyorlar. Oysa onurlu muhalefet yapmak isteyen adam çıkar delikanlı gibi muhalefetini yapar ve kente de bir katkı koyar. Allah düşmanımızın bile mertini versin ama ne yazık ki değiller. İftiralar bazen yoğunlaşıyor. Bu iftira dolu yalan düzeninin ara ara şiddetlenme sebebini çok yoğun yaptığımız hizmete ve Büyükşehir Belediyesi ile uyuma bağlıyorum. Bunu gören iç muhalefet her geçen gün iktidar hedefinden uzaklaşıyor. Uzaklaşan adam öfkelenir. Onların öfkesini de anlıyorum.

Hasan Kadife: Peki son olarak Kuşadası’nın size göre kent sloganı ne olmalıdır? Aklınıza ilk ne geliyor?

Ömer Günel: Mavi mutluluklar kenti Kuşadası.