Bildiğiniz gibi, geçtiğimiz hafta sonu bazı illerimizde sıcaklık rekorları kırıldı.

Küresel ısınmadan dolayı baharı hissedemeden kışla yaz arasında geçiş yapıyor gibiyiz; bu sebeple bir uyum sorunu yaşıyoruz. Mevsimsel değişimlerin insan psikolojisini etkilediği bilimsel çalışmalarla kanıtlanmıştır.

Hava sıcaklığının ani şekilde yükselmesinin ne gibi psikolojik etkileri olabileceğini bilmekte fayda var.

Aşırı sıcaklar vücudumuzun denge durumunu bozar, tekrar dengeye gelmemiz zaman alır. Çarpıntı, ateş basması, nefes almada güçlükler, halsizlik, iştah değişimleri, uykusuzluk gibi bedensel belirtilerle birlikte; tahammülsüzlük, duygusal hassasiyet, mutsuzluk, huzursuzluk, öfke problemleri görülebilir. Ayrıca sıcaklık artışı çalışma verimini de düşürüyor; çünkü isteksizliğe yol açıyor.

Hala COVID-19 stresi sona ermemişken, dışarıya rahatlıkla çıkamadığımız, klima kullanmaya çekindiğimiz bu günlerde, sıcaklık ek bir stres sebebi oldu. Tabi biraz da önümüzdeki ayların daha sıcak olacağı fikri stresimizi arttırıyor. Bu bir geçiş süreci. Hem bedenimiz hem zihnimiz bu değişikliğe uyum sağlayacak. Uyumu hızlandırmak için neler yapmak gerekir diye düşünürsek de, önce geleceğe dair olumsuz düşünceleri zihnimizden uzaklaştırmak gerek. “Evden de çıkamıyoruz, tüm yaz mahvolduk” gibi felaketleştirici düşünceler yerine, olumlu gelişmeleri görebilmek gerek. Bugüne kadar geçmeyen bir salgın görülmedi, bu da geçecek. Hayat tamamen eskisi gibi olamasa da, serinlemek için yine su kıyılarına gidebileceğiz, akşamları yürüyüşe çıkabileceğiz…

Peki aşırı sıcaklarla evde nasıl baş edebiliriz? Sanırım tek yolu suyla teması arttırmak, hem bol sıvı tüketmek hem duş almak. Çocukların balkonda suyla oynamasının vakti geldi. Uyumak için de evin görece serin olan yerleri tercih edilebilir; çünkü uyku kalitesi önemli. Bazen huzursuzluk ve halsizliğin asıl sebebi uykusuzluk olabiliyor ve bu da birtakım psikiyatrik problemleri tetikleyebiliyor.

Sonuç olarak elimizde olanlara odaklanmak; hava sıcaklığını, iklimi, mevsimi değiştiremeyeceğimize göre, sıcaklığa vereceğimiz tepkiyi değiştirmek gerek. İnsanoğlu pek çok şeye alışan, “uyum sağlayan” bir varlık. Çünkü hayatta kalmamız buna bağlı.